12. Ceza Dairesi 2020/782 E. , 2021/1057 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 17/10/2019
Taksirle yaralama suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/02/2019 tarihli ve 2018/371 esas, 2019/69 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ilişkin merci Yalova Ağır Ceza Mahkemesinin 28/03/2019 tarihli ve 2019/607 değişik iş sayılı kararını müteakip, yapılan yargılama neticesinde sanığın taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/10/2019 tarihli ve 2019/318 esas, 2019/478 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında katılanın zararının karşılanmadığından bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmiş ise de, mevcut zararın ne olduğunun sadece katılan tarafa sorularak somut bir zarar tespitinde bulunulmaması ve 17/10/2019 tarihli oturumda sanık müdafiinin katılanın zararının tam olarak belirlenmesi halinde zararı karşılamaya hazır olduklarını beyan etmesi karşısında; mahkemesince katılanın somut zarar miktarının kesin olarak belirlenmesi ve tespit edilen zararı giderip gidermeyeceği hususunun sanıktan sorulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26.02.2020 gün ve 94660652-105-77-7-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.03.2020 gün ve 2020/29395 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kurulan hükmün hukuki bir sonuç doğurmamasına imkan veren ve bu yönüyle sanık lehine olduğunda şüphe bulunmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının sanık hakkında uygulanabilmesi için, diğer koşulların varlığının yanında, “Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” gerektiği, yaralanma ile sonuçlanan olayda soruşturma evresinde yapılan uzlaştırma görüşmeleri kapsamında alınan beyanında, 500.000 TL ödenmesi halinde uzlaşmak istediğini belirttiği ve taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığı, yargılama sırasında katılanın “60.000-70.000 TL civarı maddi zararı olduğunu” beyan ettiği, sanık müdafiinin “katılanın zararının tam olarak belirlenmesi halinde zararı karşılamaya hazır olduklarını beyan etmesine” rağmen bu konuda bir girişimi, çabasının olmadığı, zararı da gidermediği, katılanın da şikayetinin devam ettiği nazara alındığında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından birisi olan mağdurun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi koşulunun yerine getirilmediği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarından olan "zarar gideriminin" yapılmaması nedeniyle, mahkemenin 17.10.2019 tarih 2019/318 esas, 2019/478 karar sayılı kararında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/10/2019 tarihli ve 2019/318 esas, 2019/478 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin CMK"nın 309. maddesi uyarınca REDDİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 03.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.