17. Hukuk Dairesi 2009/8112 E. , 2010/1159 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ereğli Asliye 2. Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili asıl ve birleşen ek dava da, müvekkillerinin çocukları ve Sefa’nın kardeşi olan ... ’ın, davalıların sürücü, malik ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın çarpmasıyla oluşan kazada öldüğünü, kazada davalıların kusurlu ve sorumlu olduklarını ve müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını ileri sürerek, ıslah ve ek dava ile birlikte toplam 22.902,18 TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve üç davacı için ayrı ayrı 20.000,00’er TL manevi tazminatın ise sürücü ve malikten temerrüt faizleriyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, limitle ve kusur oranında sorumlu olduklarını ve temerrüde düşürülmediklerini savunmuştur.
Diğer davalılar vekili cevaplarında, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, maddi tazminata ilişkin olarak; kusur oranlarına göre, davacı baba ... için toplam 7.651,59 TL, davacı anne ... için 9.495,96 TL maddi tazminatın davalı ... yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden; manevi tazminat bakımından ise davacı anne ve baba için 3.000,00’er TL ve davacı kardeş için ise 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden yasal faiziyle davalı sürücü ve malikten yasal faizleriyle tahsiline, fazla
istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, haksız eyleme dayalı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davacı kardeş ... bakımından istemin reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece alınan ilk iki hesap raporunda anılan davacı için tazminat hesabı yapılmamış ise de; ek rapor ve sonra alınan iki ayrı üçlü heyet raporunda, anne ve baba öldükten sonra özürlü kardeşin destek ihtiyacı bulunduğu belirtilerek destek hesaplanmıştır. Ancak mahkemece alınan ilk rapordaki beyana göre anne babanın varlığında kardeşten destek istenemeyeceği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Oysa tanık beyanlarına göre de kardeşin zihinsel özürlü olduğu belirtilmiş olup, bu durumda anne ve babanın muhtemel ölüm tarihlerinden sonraki dönem için bu kardeşe de tazminat verilmesi mümkündür.
İlke olarak, destek tazminatı isteğinde bulunan kişiye, fiilen, sürekli ve düzenli bir şekilde bakan veya ona ileride bakması kuvvetle muhtemel olan kimseye destek denir. Bakma kelimesi, bir başkasının geçimini kısmen veya tamamen sağlama anlamında kullanılmakta olup, destek kavramı, hukuki değil, fiili ilişkiyi belirten bir kavramdır. Bu nedenle kardeşlerin de birbirine destek olması mümkündür. Özellikle somut olayda iddianın doğruluğu halinde zihinsel özürlü kardeşe, anne ve babanın ölümünden sonra diğer kardeşin destek olması tabidir. Kaldı ki, bu hususta mahkemece alınan son raporlarda desteğin varlığı kabul edildiği halde, çelişki giderilmeksizin önceki rapora göre hüküm kurulması da isabetli değildir.
Bu durumda mahkemece, davacı ...’ın sağlığına ilişkin iddia ile bu iddianın doğruluğunun anlaşılması halinde iyileşme ihtimalinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, sonucuna göre bilirkişi raporları arasındaki çelişki de giderilmek suretiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlarda eksik incelemeye dayalı olarak verilen karar doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte
açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 15.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.