23. Ceza Dairesi 2015/8239 E. , 2016/6553 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 53 maddeleri uyarınca 3 ay hapis, 1500 TL adli para cezası, hak yoksunluğu;
TCK"nın 268 maddesi yollaması ile 267/1, 269/3-b, 53/1, 63 maddeleri uyarınca 6 ay hapis ve hak yoksunluğu
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, olay tarihinde evine giden müşteki ...’ye yaklaşarak bir çanta bulduğunu beyan ederek ‘‘içinde altın var, bunları satalım, parasını yarı yarıya paylaşalım’’ şeklinde sözler söyleyerek sahte olduğu sonradan anlaşılan altın bilezikleri müştekiye vermeye çalıştığı sırada müştekinin ihbarı üzerine olay yerinden geçen bir güvenlik görevlisi tarafından yakalandığı, sanık hakkında adli işlem yapılırken gerçek kimliğini gizleyerek amcasının oğlu olan müşteki ...’ın kimlik bilgilerini verdiği ve bu kişi hakkında kamu davası açılmasına neden olduğu, bu suretle dolandırıcılığa teşebbüs ve başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarını işlediği iddia edilen olayda,
1-Başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçuna yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın savunması, müşteki beyanları ve tüm dosya kapsamı itibariyle, sanığın üzerine atılı suçun sabit olduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nun 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Dolandırıcılık suçuna yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın savunması, müşteki beyanları ve tüm dosya kapsamı itibariyle, sanığın üzerine atılı suçun sabit olduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nun 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin reddine, ancak;
a-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 300 gün olarak tayin edilmesi,
b- Teşebbüs nedeniyle indirim yapılırken uygulama maddesinin gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemlerinin bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, teşebbüs ile ilgili hüküm fıkrasına ‘‘TCK’nun 35. maddesi uyarınca’’ ibaresinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "300 GÜN", "75 GÜN" ve "1.500 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "1 GÜN" ve "20 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.