Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2018/360
Karar No: 2019/686

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2018/360 Esas 2019/686 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın kasten yaralama suçuna teşebbüs ettiği iddiasıyla açılan dava, sanığın kasten öldürme suçuna teşebbüs edeceği gerekçesiyle mahkeme tarafından görevsizlik kararıyla başka bir mahkemeye gönderilmiştir. Bu mahkeme, sanığın kasten yaralama suçunu işlediğini kabul ederek cezalandırmıştır. Ancak Yargıtay tarafından yapılan incelemede, sanığın eyleminin öldürme kastıyla gerçekleştirildiği belirtilerek, hüküm isabetsiz bulunmuştur. Yerel mahkeme ise direnerek önceki kararı tekrarlamıştır. Ancak sanığın ölümü nedeniyle, mahkemenin ölümle ilgili araştırma yaparak karar vermesi gerekmektedir. Konuyla ilgili kanun maddeleri ise TCK'nın 64. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesi olarak belirtilmiştir.
Ceza Genel Kurulu         2018/360 E.  ,  2019/686 K.

    "İçtihat Metni"

    Yargıtay Dairesi : 1. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Ağır Ceza
    Sayısı : 8-88

    Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sırasında, eylemin kasten öldürme suçuna teşebbüsü oluşturabileceği gerekçesiyle Çine Asliye Ceza Mahkemesince 23.02.2011 tarih ve 136-53 sayı ile verilen görevsizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesince 28.06.2012 tarih ve 109-190 sayı ile; eylemin kasten yaralama suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın TCK"nın 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 29/1, 62, 53/1, 63 ve 54. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mahsuba ve müsadereye karar verilmiştir.
    Hükmün katılan vekili ve sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 12.11.2014 tarih ve 2388-5185 sayı ile;
    "...Dosya içeriğine ve oluşa göre, sanık ile mağdurun komşu olduğu, daha önce kahvehanede otururken mağdurun sanığı hafif şekilde darbetmesi nedeniyle, olay günü mağdurun bahçesinde çalıştığı sırada sanığın, evinin penceresinden mağdura doğru 17 metre mesafeden av tüfeği ile bir el ateş ettiği, ateş sonucunda mağdurun sırt bölgesinden, diyafram ve karaciğer laserasyonuna neden olacak, hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı olayda, kullanılan silahın elverişliliği, hedef alınan bölgenin ve yaralamanın niteliği birlikte değerlendirildiğinde, sanığın, eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürme olduğu ve bu nedenle sanık hakkında öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    TCK"nın 86/1. maddesiyle temel ceza 1 yıl hapis cezası olarak belirlendikten ve suçun silahla işlenmesi nedeniyle aynı Kanun"un 86/3-e maddesiyle yarı oranda artırım yapılıp 1 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedilmesinden sonra, mağdurun hayati tehlike geçirmesi nedeniyle 87/l-d maddesi uyarınca yapılan bir kat artırım sonucu 2 yıl 12 ay hapis cezasına hükmolunması gerekirken, yazılı şekilde 3 yıl hapis cezasına hükmolunması," isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel Mahkeme ise 19.03.2015 tarih ve 8-88 sayı ile bozmaya direnerek önceki hüküm gibi sanığın mahkûmiyetine karar vermiştir.
    Direnme kararına konu bu hükmün de sanık ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.06.2017 tarihli ve 176714 sayılı “bozma” istekli tebliğnamesiyle dosya 6763 sayılı Kanun"un 36. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesince 25.06.2018 tarih ve 990-3006 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığın eyleminin kasten öldürme suçuna teşebbüsü mü yoksa kasten yaralama suçunu mu oluşturduğunun belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği"nin 27. maddesi uyarınca öncelikle Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) Sisteminden alınan güncel nüfus kaydında, sanığın direnme kararından sonra temyiz aşamasında öldüğü bilgisine yer verilmesi karşısında, bu hususun mahallinde araştırılmasının gerekli olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
    İncelenen dosya kapsamından;
    Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) bilişim sistemi kullanılarak çıkartılan güncel nüfus kayıt örneğinde, sanık ..."ın direnme kararından sonra 09.03.2019 tarihinde öldüğü bilgisinin yer aldığı anlaşılmaktadır.
    5237 sayılı TCK’nın 64. maddesinde; sanığın ölümü durumunda kamu davasının düşürüleceği, sadece niteliği itibarıyla müsadereye tabi olan eşya ve maddi menfaatler hakkında yargılamaya devam olunacağı, hükümlünün ölümü hâlinde ise cezanın ortadan kaldırılmasına karar verilmekle birlikte müsadere ve yargılama giderine ilişkin hükmün infaz edileceği belirtilmek suretiyle hükümlü ile sanığın ölümüne farklı sonuçlar yüklenmiştir.
    Buna göre; kamu davası açılmadan önce şüphelinin ölmesi durumunda kovuşturma imkânının bulunmaması nedeniyle "kovuşturmaya yer olmadığına", kamu davası açıldıktan sonra sanığın ölmesi hâlinde ise yerel mahkemece "davanın düşmesine" karar verilecektir. Ölümün ceza ilişkisini sadece ölen kişi bakımından sona erdirmesi nedeniyle iştirak hâlinde işlenen suçlarda diğer sanıklar hakkında davaya devam edilecek, sanığın ölümü, niteliği itibarıyla müsadereye tabi olan eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak müsadere kararı verilmesine engel olmayacaktır. Sanığın ölümü ceza ve infaz ilişkisini düşürürken, hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşmiş olan hükümlünün ölümü sadece hapis ve henüz infaz edilmemiş adli para cezalarının infaz ilişkisini ortadan kaldıracaktır. Buna bağlı olarak, ölümden önce tahsil edilmiş olan para cezaları mirasçılara iade edilmeyecek, buna karşın tahsil edilmemiş bulunan para cezaları mirasçılardan istenmeyecek, bunun yanında müsadereye ve yargılama giderine ilişkin hükümler ölümden önce kesinleşmiş olmak kaydıyla infaz olunacaktır.
    Görüldüğü gibi, suç teşkil eden bir fiilin işlenmesiyle fail ile devlet arasında doğan ceza ilişkisi, bu fiili işleyen sanığın ya da hükümlünün ölümüyle cezaların şahsiliği ilkesi nedeniyle başkası sorumlu tutulamayacağından düşmektedir. Ölüm, bir vakıa olan suçu ortadan kaldırmayacak, suçtan sorumlu tutulacak kişi olmadığından, devletin suçla birlikte ortaya çıkan cezalandırma sorumluluk ve yetkisini sona erdirecektir.
    Temyiz aşamasında sanığın öldüğüne ilişkin bir iddianın ortaya çıkması ya da UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) bilişim sistemi vasıtasıyla alınan güncel nüfus kaydında öldüğü bilgisinin yer alması gibi hâllerde, ölümün kamu davasının düşmesini gerektiren bir neden olduğu göz önüne alınarak, ölüm nedeniyle düşme kararının temyiz mercisince dosya üzerinde yapılan inceleme sırasında verilmesi yerine, ölüm bilgisi nedeniyle diğer yönleri incelenmeyen hükmün bozulması ve yerel mahkemece mahallinde yapılan araştırma sonucunda sanığın öldüğünün kesin olarak saptanmasından sonra düşme kararı verilmesi daha isabetli olacaktır.
    Bu açıklamalar ışığında ön sorun değerlendirildiğinde;
    Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) bilişim sistemi kullanılarak alınan güncel nüfus kayıt örneğinde, sanık ..."ın direnme kararından sonra 09.03.2019 tarihinde öldüğü bilgisi yer aldığından, ölümle ilgili mahallinde araştırma yapılarak karar verilmesinde zorunluluk bulunmaktadır.
    Bu itibarla, sanık hakkındaki direnme kararına konu hükmün, gerekli araştırmanın mahallinde yapılıp ölümün Yerel Mahkemece tespiti ile sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nın 64 ve 5271 sayılı CMK"nın 223. maddeleri uyarınca gereken hükmün verilmesinin temini için sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.03.2015 tarihli ve 8-88 sayılı direnme kararına konu hükmünün, güncel nüfus kayıt örneğinde sanığın, direnme kararından sonra 09.03.2019 tarihinde öldüğü bilgisinin yer alması karşısında, bu konuda gerekli araştırmanın mahallinde yapılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nın 64 ve 5271 sayılı CMK"nın 223. maddeleri uyarınca gereken hükmün verilmesinin temini için diğer yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,
    2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 03.12.2019 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi