13. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/22117 Karar No: 2014/22539 Karar Tarihi: 02.07.2014
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/22117 Esas 2014/22539 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2013/22117 E. , 2014/22539 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca duruşmalı, davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi, karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, eczacı olduğunu, davalı kurum tarafından 26.05.2009 tarihli ve 27.12.2010 tarihli yazıları ile 2009 yılı protokolünün 6.3.19 maddesi uyarınca“ kurumu zarara uğratmak amacıyla sahte reçete veya rapor fatura edilmesi fiilinden dolayı sözleşmenin 2 yıl süre ile feshedildiğini ve sahte küpürlerden dolayı 31109,24 TL cezai işlem uygulandığını, haksız fesih işlemine karşı Adana 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/310 esaslı dosya ile açtığı davanın kabul edilerek fesih işleminin iptaline karar verildiğini, reçete sahibi hastaların ilaçları alıp kullandıklarını ileri sürerek 31.109,24 TL cezai işlem yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2013/22117-2014/22539 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde, davalı bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğine ve mahkemece de, davanın reddine karar verildiğine göre, reddedilen tutar üzerinden, davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, 3671 TL. nisbi vekalet ücretinin takdiri gerekir. Davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir .Ne var ki yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK. 370 maddesi hükmü uyarınca mahkeme kararının aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerden dolayı davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent geregi mahkeme ilamının hüküm bölümünün 3 nolu bendindeki “1200,00 TL maktu “ibaresinin çıkartılarak yerine “3671 TL nisbi”ibarelerinin yazılmasına, kararın düzeltilen bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın davacıya iadesine, 02.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.