Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/4361 Esas 2019/16013 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem  yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki ... ilçesi, ... mahallesi, 2432 ada 116 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine  karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Dairemiz bozma ilamı öncesi tapudaki irtifak şerhi nedeniyle değer kaybı oranının %0,5 olarak belirlendiği buna göre 142,54 tl/m2 olarak belirlenen metrekare birim değeri üzerinden bu oranda değer düşüklüğü hesaplandığında birim m2 değerinin 141,82 tl/m2; ve buna göre kamulaştırılacak zemin değerinin 1.184.879,15 TL olması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Arta kalan kısım için bozma ilamı öncesindeki kararda %10 değer kaybı oranının kabul edildiği, dikkate alındığında 857,31 m2 ve 1287,93 m2 olmak üzere toplam 2145,24 m2 arta kalan alanın 141,82 tl/m2 birim değeri ile çarpımı üzerinden %10 değer kaybı bedelinin 30.423,79 TL olacağı gözetilmeden, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeden eksik bedele hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
3-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.