20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/3937 Karar No: 2015/7987 Karar Tarihi: 30.09.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/3937 Esas 2015/7987 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/3937 E. , 2015/7987 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mirasın reddi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Asliye Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasın reddi istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, davacıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu iddia ederek mirasını reddettiklerini bildirdiğine göre, ret isteminin 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 605/1 maddesinde düzenlenen "gerçek red" istemine yönelik olduğu ve sulh hukuk mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, davacılar, miras bırakanı ..."ın terekesinin borca batık olduğunu ileri sürerek mirası kayıtsız şartsız ret ettiğini beyan etmesiyle, davacı talebinin TMK"nın 605/2. maddesine dayalı mirasın hükmen ret istemine ilişkin olduğu, ayrıca alacaklıların da davalı olarak gösterilip davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilebileceği nedeniyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK"nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir (TMK m. 606). Bu dava hasımsız açılabilir. Görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir. Hükmen ret ise süreye tâbi değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacılar, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin borçlarından dolayı terekenin borça batık olduğunu ve mirasını kayıtsız ve şartsız reddedildiğini ileri sürerek, Türk Medenî Kanununun 605/2. madesi gereğince hükmen ret isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK"nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/09/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.