Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10635
Karar No: 2017/4914
Karar Tarihi: 01.06.2017

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2017/10635 Esas 2017/4914 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2017/10635 E.  ,  2017/4914 K.

    "İçtihat Metni"

    5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunuma aykırı davranmak suçundan sanık ..."in, anılan Kanun’un ek 5/2., 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 80.00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair GEYVE Asliye Ceza Mahkemesinin 16/04/2013 tarihli ve 2012/155 esas, 2013/91 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 08/03/2017 günlü kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/03/2017 gün ve KYB. 2017/17115 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Mezkür ihbarnamede;
    Sanığın farklı zamanlarda gerçekleştirdiği aynı eylemlerinden dolayı, Geyve Asliye Ceza Mahkemesinin 04/03/2014 tarihli ve 2012/208 esas, 2014/86 karar sayılı ve Geyve Asliye Ceza Mahkemesinin 25/02/2014 tarihli ve 2012/136 esas, 2014/63 karar sayılı sayılı dosyaları nedeniyle yargılamalarının yapılarak mahkum edildiği, bu eylemlerin suç tarihlerinin 09/05/2012 ve 03/04/2012, iddianame tarihlerinin ise 25/07/2012 ve 15/06/2012 olduğu, anılan dosyaların temyiz incelemesi için Yargıtay nezdinde bulunduğunun 02/12/2016 tarihli Mahkeme yazısından anlaşıldığı, Geyve Asliye Ceza Mahkemesinin 16/04/2013 tarihli kararına konu iddianame tarihinin 29/06/2012 tarihi olup tüm suç tarihlerinden sonra olduğu, benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 16/06/2016 tarihli ve 2014/29378 esas, 2016/8441 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; sanığın eylemlerinin benzer mahiyette bulunduğu anlaşılmakla, bahse konu dosyaların birleştirilip, bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlenip işlenmediği ve sanık hakkında 5237 sayılı Kanun"un 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanık ... hakkında Geyve Cumhuriyet Savcılığı tarafından suç tarihi 09.05.2012 olan eyleminden dolayı 25.07.2012 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı ve Geyve Asliye Ceza Mahkemesinin 04.03.2014 tarih ve 2012/208 E ve 2014/86 K sayılı kararı ile 5015 sayılı Kanunun ek 5/1. maddesi gereğince neticeten 3 yıl 6 ay hapis ve 16.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı, bu kararın katılanlar vekili, sanık ve malen sorumlu vekillerinin temyizi üzerine halen Dairemizin 2016/6974 esas sırasında temyiz incelemesi için beklediği, yine sanık hakkında Geyve Cumhuriyet Savcılığı tarafından suç tarihi 03.04.2012 olan
    eyleminden dolayı 15.06.2012 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı ve Geyve Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25.02.2014 tarih ve 2012/136 E ve 2014/63 K sayılı kararı ile 5015 sayılı Kanunun ek 5/1. maddesi gereğince neticeten 2 yıl hapis ve 100,00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı, bu kararın temyizi üzerine halen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/68523 esas sırasında temyiz incelemesi için beklemekte olduğu anlaşılmaktadır.
    Kanun yararına bozma talebinde bulunulan dosyada ise; suç tarihi 06.03.2012 olan eyleminden dolayı 29.06.2012 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı ve Geyve Asliye Ceza Mahkemesi’nin 16.04.2013 tarih ve 2012/155 E, 2013/91 K sayılı kararı ile 5015 sayılı Kanunun ek 5/1, TCK’nun 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı ancak CMK.nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 06.06.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    YukarIda belirtilen eylemler, suç tarihleri ve iddianame tarihleri itibariyle incelendiğinde sanık hakkında TCK.nun 43. maddesinin uygulanma şartları oluşmakta ise de; kanun yararına bozma talepli bu eylemi nedeniyle verilen temyiz edilmeden kesinleşen 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 TL adli para cezasına havi hükümlülüğü ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar bulunmaktadır.
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları temyiz yasa yoluna tabi olmayıp itiraza tabi kararlardır. CMK.nun 231/8. fıkrası gereğince beş yıl denetim süresi bulunmaktadır. CMK.nun 231/10. fıkrasına göre denetim süresi içinde yeni bir suç işlemeyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldınlarak davanın düşmesine karar verilecektir. CMK.nun 231/11. fıkrasına göre ise denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde mahkeme hükmü açıklayacaktır.
    Yani hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi halinde geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının 5271 sayılı CMK.nun 223. maddesi uyarınca düşürülmesi sonucu doğurduğundan, bu özelliğiyle sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birisini oluşturmaktadır.
    Somut olayda mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile birlikte CMK.nun 231/8. madde ve fıkrasına göre "sanığın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına, herhangi bir yükümlülük yüklenmesine gerek olmadığına" karar verdiğinden, bu hükümler karşısında sanığın beş yıl süre ile denetime tabi tutulup, bu süre içinde kasten yeni bir suç işleyip işlemediğinin de takibi gerekecektir. Beş yıl içinde yeni bir suç işlemediği takdirde hakkındaki kamu davasının düşürülmesine karar verilecektir. Bu uygulama sanığın lehine sonuç doğuracaktır.
    Sanık beş yıllık denetim süresi içinde suç işlediği takdirde ise hüküm açıklanacaktır. Hükmün açıklanması ile birlikte sanık hakkındaki kesinleşen ve infaza verilen diğer eylemleri ile birlikte TCK.nun 43. maddesinin uygulanma şartlarının oluşup oluşmadığı temyiz edenlerin sıfatları gözetilerek değerlendirilebilecektir.
    CMK.nun 223. maddesi anlamında kesinleşen bir hükmün bulunmaması, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın temyiz yasa yoluna değil, CMK.nun 231/12. madde ve fıkrası uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olması ile yukarıda anlatılanlar birlikte değerlendirildiğinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden CMUK.nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına kararın bozulmasına dair talebinin REDDİNE, 01/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi