3. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3297 Karar No: 2017/13997 Karar Tarihi: 17.10.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/3297 Esas 2017/13997 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2016/3297 E. , 2017/13997 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı tarafından açılan tanıma ve tenfiz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı,..Cumhuriyeti ... Vesayet Yüksek Mahkemesinin 13/10/2008 tarih ve 2008 SO 000375 sayılı vasiyetin açılması ve tek başına mirasçı olarak atandığına dair ilamının tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece;...Bölge Vesayet Yüksek Mahkemesi"nin 13.10.2008 tarih ..... sayılı vasiyetnamenin açılmasına ve .... vasiyetin yönetilmesinde tek kayyum olarak atanmasına ilişkin ilamının, Türkiye"de bulunan gayrımenkulleri de kapsadığı gibi, tanınması ve tenfizi istenen belgenin vesayet mahkemesi hakiminin sorumluluklarını yerine getiren vasiyetnameyi onaylamaya yetkili kişi tarafından imzalanmış olması nedeniyle ilam niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin yabancı mahkeme ilamının tanınması istemine ilişkindir. Ölüme bağlı tasarruflar, yapıldıkları ülke hukukunun veya o hukukî işlemin esası hakkında yetkili olan hukukun maddî hukuk hükümlerinin öngördüğü şekle uygun olarak yapılabilir. Ölenin millî hukukuna uygun şekilde yapılan ölüme bağlı tasarruflar da geçerlidir(MÖHUK md.7, 20/4). Buna göre; vasiyetnamenin açılmasına ilişkin yabancı mahkeme ilamlarının, kısmen ya da tamamen tanınması (veya tenfizi) istenebilir(MÖHUK md. 56). Somut olayda; tanınması istenen yabancı mahkeme ilâmı ile ilamın kesinleştiğini gösteren o ülke makamlarınca usulen onanmış asılları veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örnekleri ile onanmış tercümeleri, davacı tarafça dava dilekçesine eklenilmemiştir(MÖHUK md. 53).
Hal böyle olunca, mahkemece; davacı tarafa tanıma için gerekli belgelerin sunulması konusunda usulünce önel verilmesi, tereddüt halinde davaya konu belgenin ilam niteliğinde olup olmadığı hususunun ... Bakanlığı (Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü) aracılığıyla kararın verildiği devletten sorulması ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.