18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/12661 Karar No: 2016/1031 Karar Tarihi: 20.01.2016
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/12661 Esas 2016/1031 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/12661 E. , 2016/1031 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma ya da aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunma eyleminin bir kez yapmanın yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir. Yargılamaya konu somut olayda ise, iddianame anlatımı ve kabule göre, sanığın, nişanlısından ayrıldığının ve bu durumdan amcasının kızı olan katılan Yağmur"u sorumlu tuttuğunun, katılan Yağmur"un sanığa herhangi bir mesaj göndermemesine rağmen sanığın katılanları rahatsız etmek amacıyla, katılan Soner"i evine çağırdığı ve katılan Yağmur"dan ayrılmasını sağlamak için, katılan Yağmur tarafından kendisine gönderildiğini iddia ettiği, telefonundaki bir kısım mesajları katılan Soner" e gösterdiği anlaşılmakta ise de, TCK"nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun unsuru olan ısrar öğesinin ne şekilde gerçekleştiği ve sanığın ne şekilde sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile hareket ettiği yöntemince açıklanmadan, yetersiz ve yerinde olmayan gerekçeyle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, 2- Kabule göre de, a- TCK’nın 53/1-b madesinde yer alana hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, b- Sanığın sabıkasında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, ertelemeye engel teşkil etmeyeceğinin anlaşılması karşısında, yasada belirtilen diğer ölçütlere göre değerlendirme yapılmadan "şartları bulunmadığından" şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.