MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ve hırsızlık
HÜKÜM : Sanık ... hakkında hırsızlık ve banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından hükümlülük; diğer sanıklar hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:

I- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;

Sanıklar ..., ... ve ... hakkında TCK.nun 245/1, 43 maddeleri uyarınca hükmedilen 3 yıl 16 ay 15 gün hapis cezasından TCK.nun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 3 yıl 7 ay 22 gün hüpis cezasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde 2 yıl 19 ay 22 gün hapis cezasına hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek infaz aşamasında değer- lendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazların reddine, ancak;
1- Sanık ..."ün tekerrüre esas alınan 6 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyetinin 05.04.2009 tarihinde infaz edildiği ve suç tarihi olan 24.04.2012 tarihine kadar TCK.nun 58/2-b maddesinde belirtilen 3 yıllık sürenin geçtiği bu nedenle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
2- TCK.nun 245/1. maddesinde düzenlenen banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunun mağduru kart sahibi olup, suçtan doğrudan zarar görmeyen ... A.Ş"nin katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeden, katılma kararı verilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,

Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden, sanık ... hakkında tekerrür hükümlerinin uygulandığı bölüm ile katılan lehine vekalet ücreti verilmesine yönelik bölümün çıkartılması suretiyle hükümlerin oybirliğiyle (DÜZELTİLEREK ONANMASINA),

II- Sanık ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;

1- Sanık ... ile ilgili olarak, oluşa, sanığın savunmasına, sanıkların beyanlarına, tanıkların ifadelerine ve tüm dosya kapsamına göre sanığın diğer sanıkların eylemlerine iştirak ettiğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,

2- Sanık ... ile ilgili olarak, katılan ..."ın kredi kartı ile yapılan harcamalara ilişkin iş yerlerinden temin edilen güvenlik kamerası görüntüleri üzerinde inceleme yaptırılarak, sanığın harcamaların yapıldığı sırada yaptığı eylemlerin ayrıntılı olarak belirlenmesi, iş yeri görevlileri ile sanık yüzleştirilip harcamalar esnasında, sanığın diğer sanıkların eylemlerine katılıp katılmadığı kesin olarak belirnelip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Kabul ve uygulamaya göre de;
a- Sanık ..."e TCK.nun 43. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmemesi suretiyle CMK.nun 226. maddesine aykırılık yapılması ve TCK.nun 245/1, 43 maddeleri uyarınca hükmedilen 3 yıl 16 ay 15 gün hapis cezasından TCK.nun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 3 yıl 7 ay 22 gün hapis
cezasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde 2 yıl 19 ay 22 gün hapis cezasına hükmedilmesi,
b- TCK.nun 245/1. maddesinde düzenlenen banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunun mağduru kart sahibi olup, suçtan doğrudan zarar görmeyen ... A.Ş"nin katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeden, katılma kararı verilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanık ..."in kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 06.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.