Esas No: 2018/4954
Karar No: 2020/5485
Karar Tarihi: 14.12.2020
Danıştay 3. Daire 2018/4954 Esas 2020/5485 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/4954
Karar No : 2020/5485
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca davanın esasını inceleyen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, … İcra Müdürlüğü'nden icra yoluyla satın alınan gayrimenkul nedeniyle ödenen katma değer vergisinin iadesi için açılan davanın lehine sonuçlanması neticesinde, haksız ödeme yaptığı 25/11/2009 tarihi ile kendisine iade yapılan 26/11/2014 tarihi arasında 213 sayılı Kanun'un 112. maddesinin 4. fıkrası uyarınca hesaplanacak faizin ödenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine yönelik … tarih ve …sayılı işlemin iptali ile tahsil edilen vergi üzerinden tecil faizi oranında hesaplanacak olan 756.790,00 TL'nin ödenmesine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 25/11/2009 tarihinde davacıdan tahsil edilen katma değer vergisi tutarı olan 1.143.900,00 TL'nin, Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla davacıya iadesine karar verildiği, vergi idaresince haksız yere tahsil edildiği yargı kararıyla belirlenen vergi tutarından tahsil tarihinden, iadenin yapıldığı tarihe kadar geçen süre içinde yoksun kalan davacının, parayı kullanma hakkının elinden alınmış olması nedeniyle zarara uğradığı, zararın idarece karşılanmasının anayasal bir zorunluluk olduğu, hukuka ve yasaya açıkça aykırı işlemler nedeniyle haksız yere tahsil edilen miktarın, Danıştay'ın yerleşik hale gelen içtihatlarıyla kabul edilen ve bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanun'da öngörülen oranda faiz uygulanarak ilgilisine ödenmesi gerektiğinden dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, davacının faiz isteminin 3095 sayılı Kanunda belirlenen yasal faiz oranına isabet eden tutara ilişkin kısmının kabulü, yasal faiz oranını aşan tecil faizi tutarına ilişkin kısmının ise reddi gerektiği gerekçesiyle işlem iptal edilerek, 515.037,06 TL'lik kısmın davacıya ödenmesine hükmedilmiş, fazlaya ilişkin kısmı yönünden dava reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 4. fıkrasının 31/05/2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olması nedeniyle bu tarihten önce tahakkuk etmiş vergilerin iadesinde faiz ödenmesinin olanaksız olduğu ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri değinilen hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.