Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/8315
Karar No: 2010/9821
Karar Tarihi: 5.10.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/8315 Esas 2010/9821 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2010/8315 E.  ,  2010/9821 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.05.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davalı, dava konusu taşınmazın sit alanı içinde kaldığından bahisle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece dava konusu taşınmazın doğal sit alanı ilan edildiği, bu nedenle 2981 sayılı İmar Affı Yasasının uygulama ihtimalinin bulunmadığı, ayrıca bedelin de ödenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    Davadaki istemin dayanağı 15.6.1998 tarihli tapu tahsis belgesidir. İmar Affı Kanunu olarak bilinen 2981 sayılı Kanunun “istisnalar” başlıklı 3.maddesi hükmüne göre, kanunun İstanbul ve Çanakkale boğazları ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca belirlenmiş ve belirlenecek yerlerde uygulama olanağı yoktur. İstanbul VI. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü dosyaya gönderdiği 30.1.2009 tarihli yanıtında dava konusu 787 ada 14 parsel sayılı taşınmazın “İstanbul Kuzey Kesimi Karadeniz Kuşağı Doğal Sit Alanında III. Derece Doğal Sit Alanında Bulunduğunu” belirtmiştir. 5563 sayılı Kanunla Değişik 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 11.maddesinin 1.fıkrasının 2.cümlesine göre “Ancak Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarınca birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yolu ile iktisap edilemez” hükmü getirilmiş, böylelikle yeni düzenlemede “….birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarını” kazanılamayacağı öngörüldüğünden doğal sit alanları ve üçüncü derece arkeolojik sit alanlarında bulunan taşınmazların koşulları oluştuğu takdirde kazanılmaları olanaklı hale gelmiştir.
    Taşınmazın “İstanbul Kuzey Kesimi Karadeniz Kuşağı Doğal Sit Alanında III. Derece Doğal Sit Alanında bulunduğu” saptandığından olayda 2981 sayılı Kanununun 3.maddesinde öngörülen istisna hükümleri uygulanamaz.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 4.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için;
    -Hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunması,
    -Tahsise konu yerde 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasa uyarınca ıslah-imar planlarının yapılmış olması,
    -İlgilisine, tapu tahsis belgesi gereğince bir başka yerden tahsis yapılmamış olması,
    -Tahsise konu yerin kamu hizmetine ayrılmamış ve imar planına göre konut alanında kalmış olması,
    -Tahsise konu yer ile tescili istenilen taşınmazın aynı yer olup olmadığı ve taşınmazın niteliklerinin belirlenmesi amacıyla mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılması,
    -Tahsise konu arsa bedelinin ödenmiş olması, ödenmemiş ise taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo edilmiş olması.
    -İmar parsellerinin oluşturulması sırasında, şuyulandırmaya tabi tutulan parselden 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 18/b-c maddesi uyarınca düzenleme ortaklık payı kesilip kesilmediğinin, kesilmiş ise uygulanan oranın saptanması gerekir.
    Bu durum karşısında yukarıda belirtilen ilkeler de gözetilerek tescil isteğinin kabulü için yasal koşuların oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucu doğrultusunda bir karar vermek gerekirken davanın yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamış, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 5.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi