Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/8608 Esas 2010/9820 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/8608
Karar No: 2010/9820
Karar Tarihi: 05.10.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/8608 Esas 2010/9820 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2010/8608 E.  ,  2010/9820 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, tapuda davalı adına kayıtlı olan dava konusu taşınmazın köy halkının köy boşluğu olarak yararlandığı bir taşınmaz olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile köy boşluğu olarak davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, dava konusu yerin babasından kaldığını, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece dava konusu yerin köy boşluğu olduğu kabul edilerek davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı taraf temyiz edilmiştir.
    3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/A maddesinde "boşluklar" sözcüğüne yer verilmişse de, bu hükümdeki boşluklar sözcüğü ile kastedilen taşınmazlar genel olarak "hizmet malları"dır. Aynı yasanın 16/B maddesinde sözü edilen kamunun kadimden beri yararlandığı taşınmazlar ise "orta malı" niteliğindeki yerlerdir.
    Davaya konu olayda ise; mahkemece yapılan keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre çekişme konusu yerin köylülerin gelip geçtikleri köy içerisinde bir yol boşluğu olduğu, yaklaşık 30 yıl önce davalının burada su kuyusu açması nedeniyle köylülerin hayvanlarını da bu kuyudan suladıkları, ancak sonraki tarihlerde çeşme yapılması nedeniyle su kuyusunun kapatıldığı, bu itibarla, çekişmeli taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/A maddesindeki kamunun hizmetinde kullanılan yerlerden veya 16/B maddesindeki köylünün yararlanmasına tahsis edilen orta malı niteliğindeki taşınmaz mallardan olmayıp "yol" mahiyetinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu tür taşınmazların haritasında gösterilmekle yetinilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu taşınmazın niteliğinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek köy tüzel kişiliği adına tesciline karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 05.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.