2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/6012 Esas 2017/6720 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6012
Karar No: 2017/6720
Karar Tarihi: 12.09.2017

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/6012 Esas 2017/6720 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 16. babında düzenlenen cezai hükümler için aynı Kanun'un 346 ila 354. maddeleri arasında özel yargılama usulleri düzenlendiğini belirtmiştir. Bu nedenle, şikayetçinin katılmasına karar verilmesi gerektiğini ve sanıkların sorgusu yapılmadan mevcut kanıtlar tartışılarak delil takdiri suretiyle beraat kararı verilemeyeceğini ifade etmiştir. Sanıkların şikayetçiyi zarara uğratmak kastıyla hareket ettiğinin ispat edilememiş olması nedeniyle, bilirkişi incelemesi yaptırılmadan eksik kovuşturma ile hüküm kurulduğu sonucuna varılmıştır. Kararda, İİK'nın 331/1. maddesi de dikkate alınarak borçlunun alacaklısını zarara uğratmak maksadıyla hareket etmesi suçun unsuru olarak düzenlendiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 16. babı, 346-354. maddeleri ve İİK'nın 331/1. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2016/6012 E.  ,  2017/6720 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Beraat

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 16. babında düzenlenen cezai hükümler için aynı Kanun"un 346 ila 354. maddeleri arasında özel yargılama usulleri düzenlenmiş olmakla, tebliğnamedeki şikayetçinin katılmasına karar verilmesi gerektiği ve sanıkların sorgusu yapılmadan mevcut kanıtlar tartışılarak delil takdiri suretiyle beraat kararı verilmesinin mümkün bulunmadığı yönündeki görüşlere ve İİK’nın 331/1. maddesinde borçlunun alacaklısını zarara uğratmak maksadıyla hareket etmesi suçun unsuru olarak düzenlendiği cihetle, sanıkların şikayetçiyi zarara uğratmak kastıyla hareket ettiğinin ispat edilememiş olması karşısında bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın eksik kovuşturma ile hüküm kurulduğu yönündeki görüşe itibar edilmemiştir.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA 12/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.