Esas No: 2017/4150
Karar No: 2020/6106
Karar Tarihi: 14.12.2020
Danıştay 10. Daire 2017/4150 Esas 2020/6106 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2017/4150
Karar No : 2020/6106
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Hukuk Müşavir Yrd. …
İSTEMLERİN_KONUSU :… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı maddi tazminat isteminin reddi, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki kararının esas yönünden onanmasına, vekalet ücreti yönünden bozulmasına dair Danıştay Onuncu Dairesinin 09/05/2017 tarih ve E:2014/5716, K:2017/2420 sayılı kararının; taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, oğlu olan polis memuru …'nün … İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde görevli iken 11/05/2011 tarihinde teröristlerin silâhlı saldırısı sonucu şehit olması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen zararlarına karşılık olarak 100.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL de manevî olmak üzere toplam 150.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davacıya 3713 sayılı Kanun uyarınca şehit olan polis memurunun sağlığında almakta olduğu ve alacağı maaşının %100'ü bağlandığından ve bağlanan bu maaşın tamamının zarardan mahsubu gerektiğinden davacının aktif dönem için talep edebileceği bir zararının bulunmadığı, pasif dönem yönünden bakıldığında da PMF tablosuna göre davacının muhtemel yaşam sonucu tarihi şehit olan oğlu polis memurunun pasif dönem başlangıç tarihinden önce olduğu için davacının oğlunun pasif döneminden sonra hayatta olamayacağı, bu nedenle pasif dönem kazancından destek alamayacağı görülmekte olup; davacının, aktif ve pasif dönem itibarıyla olay nedeniyle destekten yoksun kalma zararının bulunmadığı, bu yüzden de davanın maddî tazminata yönelik kısmının tümüyle reddi gerektiği sonucuna varıldığı, manevi tazminat yönünden ise; manevî zararı doğuran olayın yaşam hakkını sona erdiren bir ölüm olayı olması, ölüme neden olan eylemin oluş şekli itibarıyla toplumda yarattığı infial, ölüm olayının doğrudan davalı idare eyleminden kaynaklanmaması ve zarar ile eylem arasında doğrudan bir nedensellik bağı bulunmaması, olayın etkisi ve niteliği, zarar gören davacı ile hayatını kaybeden kişi arasındaki yakınlık ilişkisi dikkate alınarak; şehidin babası olan davacının duyduğu elem ve ızdırabın dindirilmesi amacıyla takdiren 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle; maddi tazminat istemi yönünden davanın reddine, manevi tazminat istemi yönünden davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 20.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı idare tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 09/05/2017 tarih ve E:2014/5716, K:2017/2420 sayılı kararıyla, tarafların temyiz başvurusu üzerine davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne kararın davalı idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmın bozulmasına, davacının temyiz isteminin kısmen reddi, davalı idarenin temyiz isteminin ise reddine, kararın maddi tazminatın reddine ve manevi tazminatın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin kısımlarının ise onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME
TALEP_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, maddi tazminat hesaplama yönteminin hatalı olduğu, prim karşılığı sağlanan vazife malüllüğü aylığının zarar veya tazminattan indirilmemesi gerektiği, manevi tazminatın az takdir edildiği ve temyiz aşamasında ileri sürdüğü iddiaların değerlendirilmediği ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın aleyhine olan kısmının düzeltilmesi istenilmektedir.
Davalı idare tarafından; davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ve manevi tazminatın kabul edilen kısmının yüksek olduğundan bozulması gerektiği gerekçesiyle Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın aleyhine olan kısmının düzeltilmesi istenilmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMASI : Taraflarca, diğer tarafın karar düzeltme isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davacının manevi tazminatın reddine ilişkin kısmına yönelik temyiz talebi ile davalı idarenin vekalet ücretine ilişkin kısımlar yönünden temyiz taleplerinin kabulü ile diğer yönlerden ise tarafların temyiz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Davalı İdarenin manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kararın düzeltilmesi isteminin incelenmesi:
Davalı idare tarafından düzeltilmesi istenilen Daire kararının, temyize konu kararın manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kısmının onanmasına dair kısmında karar düzeltme nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bu kısım yönünden davalı idarenin karar düzeltme istemi yerinde görülmemiştir.
Davalı idarenin, davalı idare lehine vekalet ücreti takdirine ilişkin mahkeme kararının bozulması yönündeki Daire kararının düzeltilmesi yönündeki talebi incelenmesi: 09/05/2017 tarih ve E:2014/5716, K:2017/2420 sayılı kararının davalı idare lehine vekalet ücreti hükmedilmesine ilişkin mahkeme kararının bozulmasına ilişkin kısmı yönünden davalı idarenin karar düzeltme istemi yerinde görüldüğünden, Daire kararının bu kısmı kaldırılarak uyuşmazlık bu kısım yönünden yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollama yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun "Avukatlık ücreti" başlıklı 164. maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 6. maddesi ile, idareleri idari yargı mercilerinde temsil etme yetkisi, hukuk birimi amirlerine, muhakemat müdürlerine, hukuk müşavirlerine ve avukatlara tanınmış; aynı Kanun Hükmünde Kararname'nin 14. maddesinde ise, "Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekâlet ücreti takdir edilir. " hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı ... Bakanlığının; yargılama aşamalarına, I. hukuk müşaviri aracılığıyla katkıda bulunduğu, bu durumda, ret veya kısmen ret ile sonuçlanan davalarda, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından da benimsendiği üzere, 659 sayılı KHK'nın yürürlüğe girmesinden önce açılmış olsa dahi, 659 sayılı KHK'nın yürürlüğünden sonra karar verilmiş olması nedeniyle, ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi zorunlu olup, "ilgili mevzuat" ifadesinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin anlaşılması gerektiği de açıktır.
Bu itibarla, 659 sayılı KHK'nın yürürlüğünden sonra verilen kararlarda, dava 659 sayılı KHK'nın yürürlüğünden önce açılmış olsa dahi, yukarıda belirtilen esaslara göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Davacının maddi tazminat yönünden karar düzeltme isteminin incelenmesi;
Davacı tarafından düzeltilmesi istenilen Daire kararının temyize konu kararın maddi tazminatın reddine ilişkin kısmının onanmasına dair kısmında karar düzeltme nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bu kısım yönünden davacının karar düzeltme istemi yerinde görülmemiştir.
Davacının, manevi tazminatın kısmen reddine ilişkin mahkeme kararının onanması yolundaki Daire kararının düzeltilmesi isteminin incelenmesi; Davacının bu yöndeki istemi yerinde görüldüğünden, 09/05/2017 tarih ve E:2014/5716, K:2017/2420 sayılı kararının manevi tazminatın kısmen reddine ilişkin mahkeme kararının onanmasına ilişkin kısmı kaldırılarak uyuşmazlık bu kısım yönünden yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Dava; davacı tarafından, oğlu olan polis memuru …'nün … İlçe Emniyet Müdürlüğü emrinde görevli iken 11/05/2011 tarihinde teröristlerin silâhlı saldırısı sonucu şehit olması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen zarara karşılık olarak 100.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL de manevî olmak üzere toplam 150.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde; idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdare, kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Manevi tazminat, patrimuanda meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı değil, tatmin aracıdır. Olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Belirtilen niteliği gereği manevi tazminatın zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmekte ise de, tam yargı davalarının niteliği gereği takdir edilecek miktarın aynı zamanda duyulan elem ve ızdırabı giderecek bir oranda olması gerekmektedir.
Dava konusu olayda, olayın gerçekleşme şekli, zararın niteliği ve kalıcılığı dikkate alındığında, Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının, uğranılan zarara göre orantısız ve düşük kaldığı, duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa giderecek düzeyde olmadığı görülmektedir. Dolayısıyla Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yetersiz bulunduğundan, manevi tazminatın amaç ve niteliği dikkate alınarak yukarıda belirtilen ölçütlere göre manevi tazminatın miktarının yeniden belirlenmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
1- Davalı idarenin karar düzeltme isteminin vekalet ücreti yönünden kabulüne, manevi tazminat istemi yönünden ise reddine,
2- Davacının karar düzeltme isteminin manevi tazminat yönünden kabulüne, maddi tazminat yönünden reddine,
3- … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının manevi tazminatın kısmen reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA, idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmının ONANMASINA,
4- Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 14/12/2020 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca idareler lehine vekalet ücreti takdirinin, ancak bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 02/11/2011 tarihinden sonra açılan davalarda söz konusu olabileceği, bakılmakta olan davanın bu tarihten önce açıldığı dikkate alındığında, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği, temyize konu mahkeme kararının bu kısmında hukuki isabet bulunmadığından, Dairenin 09/05/2017 tarih ve E:2014/5716, K:2017/2420 sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin kısmına yönelik olarak davalı idarenin, kararın düzeltilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği oyuyla Dairemiz kararının vekalet ücreti ile ilgili olarak karar düzeltme isteminin kabulüne yönelik kısmına katılmıyoruz.
(XX)_KARŞI OY :
Davacı için İdare Mahkemesince 2014 yılında hükmedilen … TL manevi tazminat tutarı, kararın verildiği tarih itibariyle yerinde olduğundan, davacının bu kısma yönelik karar düzeltme talebinin reddi gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.