23. Hukuk Dairesi 2012/5442 E. , 2012/7378 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
.
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, arsa sahibi müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında 1997 yılında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye göre, davalı tarafından, müvekkillerine üç yıl sonunda teslim edilmesi gereken dokuz dairenin süresinde teslim edilmediğini ileri sürerek, 90.180,00 TL gecikme tazminatının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dört dairenin tamamlandığı gerekçesiyle, geriye kalan beş daire için belirlenen kira bedeli toplamı 63.207,62 TL"nin davalıdan tahsiline dair verilen karar; Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 2010/4446 E - 2011/5571 K sayılı ilamıyla, davaya konu olup tazminat istemi reddedilen dört dairenin süresinde davacılara teslim edildiğinin kanıtlamadığı, davalının bu daireler için de gecikme tazminatı ödemekle yükümlü olduğu, istifa eden davalı vekilinin tevkil ettiği avukat yararına vekalet ücreti taktirinin ise tevkil eden avukatın davalı kooperatif tarafından verilmiş bir vekaletnamesi bulunmadığından doğru olmadığı, davalıya gönderilen ihtarda istenilen miktar için 24.02.2007’den daha sonraki dönemde işleyen gecikme alacakları için temerrüt oluşmadığından dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi yerine, dönem yılı sonundan faiz uygulanmasının yerinde olmadığı ayrıca, talep aşılarak karar verilmesinin yanlış olduğu gerekçeleriyle, bozulması üzerine, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda,davanın kabulü ile her bir davacı için ayrı ayrı 45.090,00 TL olmak üzere toplam 90.180,00 TL "nin 24.02.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.