Esas No: 2022/616
Karar No: 2022/2209
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/616 Esas 2022/2209 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, Pizaş Pamukkale El Sanatı İşleri Ticaret Pazarlama ve Turizm Yatırımları Anonim Şirketi'nin borcu nedeniyle alacaklı olan bir müvekkilin şirketin ihyasını talep ettiği davada, Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarında ihyası istenen şirket yetkililerine usulüne uygun şekilde ihtarname gönderildiğine dair kayıt bulunmaması ve hak düşürücü sürenin aşılmış olması nedeniyle davayı kabul etmemişti. Ancak davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Kanun maddelerine göre, Ticaret Sicilinden kaydı silinen şirketlerin ihyası için haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurmak gerekmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 02.06.2021 tarih ve 2021/612 E. - 2021/867 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 03.11.2021 tarih ve 2021/2305 E. - 2021/1900 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin alacaklı, Pizaş Pamukkale El Sanatı İşleri Ticaret Pazarlama ve Turizm Yatırımları Anonim Şirketi'nin borçlusu olduğu Fethiye İcra Dairesi'nin 2017/23687 E. sayılı dosyasında, borçlu şirketin 22/05/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen silindiğinin tespit edildiğini, icra dosyasında diğer borçlu Sabri Erdoğan adına kayıtlı olduğu anlaşılan taşınmaza (... İli Pamukklale İlçesi Karahayıt Mah. 201 Ada 20 Parsel) haciz konulmuş, kıymet takdir raporu düzenlendiğini ancak borçlu şirketin ticaret sicil müdürlüğünden silinmiş olması nedeniyle satış için zorunlu olan tebligat işlemleri yapılamadığını, müvekkil şirkete olan borcunu ödemeyen ve ticaret sicilinden resen silinen Pizaş Pamukkale El Sanatı İşleri Ticaret Pazarlama ve Turizm Yatırımları Anonim Şirketi'nin davacı şirketin mağduriyetinin doğmasına sebep olduğunu ileri sürerek, Pizaş Pamukkale El Sanatı İşleri Ticaret Pazarlama ve Turizm Yatırımları Anonim Şirketi'nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İlk Derece Mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre ihyası istenen şirket yetkililerine usulüne uygun şekilde ihtarname gönderildiğine dair kayıt bulunmadığı, bu hususun Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğine ilişkinde kayıt bulunmadığı,gelen belgelerin içerisinde sadece terkin işlemi yapıldığına dair ilana ilişkin ticaret sicil gazetesi olduğu bu haliyle terkin işlemlerinin 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesi kapsamına uygun yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile; ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 10041/Merkez sicil numarasında kayıtlı iken terkin edilen Pizaş Pamukkale El Sanatı İşleri Ticaret Pazarlama ve Turizm Yatırımları Anonim Şirketi’nin tüzel kişiliğinin ek tasfiye işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyası ile ticaret siciline tesciline, ihya, tescil ve ek tasfiye işlemlerinin yürütülmesi bakımından (... TC kimlik numaralı) İbrahim Tarık Erdoğan’in tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ilanına, kararın tasfiye memuruna tebliğine, karar kesinleştiğinde ... Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ihyası istenen şirket yetkililerine usulüne uygun şekilde ihtarname gönderildiğine dair kayıt bulunmadığı gibi bu hususun Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğine ilişkinde kayıt bulunmadığı, sadece terkin işlemi yapıldığına dair ilana ilişkin ticaret sicil gazetesi bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi gereğince sicilden re’sen terkin edilen anonim şirketin, terkinden sonra davacı tarafça alacağının tahsili nedeniyle ihyası isteminden ibarettir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7/15. maddesi hükmünde; “Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” şeklinde belirtilmektedir.
Somut olayda, ihyası istenen şirketin 22.05.2014 tarihinde TTK'nın Geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin edildiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak, TTK'nın Geçici 7/15. maddesi uyarınca sicilden silinme tarihinden itibaren beş(5) yıl içinde ihya davası açılması gerekirken hak düşürücü süre aşılarak 28.04.2021 tarihinde ihya davası açılmış olup, yasanın amir hükmü uyarınca davacının hak düşürücü süre içinde ihya davası açmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın kabulü ve Bölge Adliye Mahkemesince davalı ... Sicil Müdürlüğü’nün istinaf başvurusunun esastan reddi doğru olmamış, kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... Sicil Müdürlüğü temsilcisinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1.maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Dosyadaki bilgi ve belgelere, BAM kararının gerekçesinde dayanılan delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmedilmesi gerekirken aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.