21. Hukuk Dairesi 2015/4936 E. , 2015/22634 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Erzurum İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/11/2014
NUMARASI : 2011/349-2014/523
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 2001/10- 2007/11. ayları arasında davalı Kaymakamlık işyerinde kayıt işlemci olarak geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.06.2002- 25.05.2007 tarihleri arasında hizmet akdi kapsamında ve asgari ücret karşılığında 1.795 gün çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı Belediyece davacı adına işe giriş bildirgesinin verilmediği ve hizmet bildiriminde bulunulmadığı, 01.10.2001 tarihli Aşkale Ç.P.L. Müdürlüğü"nden verilen işe giriş bildirgesinin bulunduğu ve davalı kurumca davacının işe giriş bildirgesi verilen dönemde stajer öğrenci olması nedeniyle maluliyet yaşlılık ölüm primi ödenmeyip sadece iş kazası primi ödendiğinin belirtildiği, davalı Kaymakamlıkça davacı adına stajer kimlik kartı verildiği, dinlenilen davacı tanıklarının davacının çalışmasını doğruladığı anlaşılmaktadır.
Davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri Kaymakamlık olup bir kamu kuruluşudur. Bu nedenle, davalı işyerinde resmi kayıtlara dayanılması ve ücretlerin yazılı belge ile ödenmesi esastır. Nitekim, davacının bazı aylara ilişkin çalışmalarının harcama pusulası düzenlenerek resmi kayıtlara intikal ettirildiği de tartışmasızdır. Bunun dışında davacının, kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenle bildirim dışı kaldığı gereğince ve yeterince araştırma konusu yapılmamıştır. Davacının ücretsiz çalışması hayatın olağan akışına aykırı, kamu kuruluşundaki çalışmaların resmi kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıl olduğuna göre davacının tespitine karar verilen dönemde resmi kayıtların olmadığı tarihlerde ücretini nasıl aldığı hususu araştırılmadan, tanık sözlerine dayalı olarak çalışmanın kanıtlandığının kabul edilmesi doğru görülmemiştir.
Yapılacak iş, davacının ücret bordrolarında gözüken yazılı belge ile ortaya koyulmuş çalışmalarını tespit etmek, davalı Kaymakamlığın muhasebecisi, müdürleri ve amirlerinin dinlenerek davacının ücretini nasıl aldığını ortaya koymak, davacıdan bu tarihler arasında ücret ödendiğini kanıtlayan belge olup olmadığını sormak, varsa mahkemeye sunması için süre vermek, kamu kuruluşlarında geçen çalışmanın yazılı belge ile kanıtlanması asıl olduğundan ancak ücretin başkaca şekilde ödendiği fiili, somut olarak ortaya koyulduğu, resmi kayıtlara geçmeyen ücret ödemesinin gerekçesi ile açıklanması halinde, ücret bordrolarının olmadığı dönemleri de kabul etmek, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.