Esas No: 2021/13097
Karar No: 2022/15167
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/13097 Esas 2022/15167 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmü onaylamıştır. Ancak, nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükmün Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararı göz önünde bulundurulmadan verildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uyarınca uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği ve kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, özel belgede sahtecilik suçunu düzenlerken, nitelikli dolandırıcılık suçunu düzenleyen kanun maddesi belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
A)Özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
B)Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Suça konu iş yerinin gerçek bir iş yeri olması, sanığın Sosyal Güvenlik Kurumunun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kurumun kendisine bildirilen iş yerlerini ve işe giriş bildirgelerini, belirtilen iş yerlerinde sigortalı çalışan olarak gösterilen kişilerin gerçekte bu iş yerlerinde çalışıp çalışmadığını, iş yeri sahibinin bilgisi dahilinde olup olmadığını denetleme yetkisinin her zaman bulunması ve ayrıca oluşan kurum zararının sanıktan tahsilinin mümkün olması karşısında, sanık hakkında atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 28.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.