3. Hukuk Dairesi 2016/2363 E. , 2017/13869 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; tatil organizasyonları işi ile uğraştığını ve mülkiyeti ....e ait otel niteliğindeki taşınmazı 30.09.2013 tarihinde kiraladığını, kira sözleşmesinin başlangıcının turizm sezonuna denk geldiğini, tesisin elektriğinin olmaması sebebiyle davalı kurumun ... İlçe Müdürlüğüne abonelik için gittiğini daha önceki elektrik abonesi olan......"nin 19.889,00 TL+4.166,00 TL borcu olduğunu, bu borcun tamamı ödenmeksizin abonelik tesis edilemeyeceğinin kendisine bildirildiğini, mağduriyet yaşamamak için eski abonenin borcu olan 31.598 TL"yi 15.04.2014 tarihinde..... hesabına dava hakkı saklı olarak v....... olduğunu ileri sürerek, davalı tarafa ödediği 31.598 TL bakımından borcu olmadığının tespiti ile ödediği bu bedelin ödeme tarihi olan 15.04.2014 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddine karar verilmesini dilemiş, davalılardan ..... ayrıca kendisi yönünden husumetten davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 23.485,29 TL"nin 15.04.2014 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı taraflarca temyiz edilmiştir.
I-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı ... .."nin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
II-Dava, menfi tespit ve istirdat davası niteliğindedir.
Davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Sıfat, davanın tarafı ile dava konusu hak arasında "hak ilişkisine dayalı bağ" dır. Taraf ve dava ehliyeti; davanın tarafları ile ilgili olduğu halde, sıfat, dava konusu hakka ilişkindir.
Uygulamada sıfat yerine genel olarak "husumet", davacı bakımından "aktif husumet ehliyeti", davalı bakımından "pasif husumet ehliyeti" tabirleri kullanılmaktadır.
Somut olayda; davacı, 31.598 TL olarak ödemeyi 15.04.2014 tarihinde davalılardan..... yapmış olup, elektrik abonelik sözleşmesi de 16.04.2014 tarihinde bu şirketle davacı arasında imzalamıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece diğer davalı şirket olan....."nin borçtan sorumlu tutulması doğru görülmemiş, bu davalı yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde davalı şirket....ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması isabetli bulunmamıştır, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ...."nin tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince davalılardan ....yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.