
Esas No: 2022/6338
Karar No: 2022/15455
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/6338 Esas 2022/15455 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, dolandırıcılık suçundan mahkum olan hükümlü için yapılan uyarlama yargılamasında yasaya aykırılık bulduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verdi. 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9/1. maddesine göre, uyarlama yargılaması yapılırken 5237 sayılı TCK'nin lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın da karar verilebileceği öngörülmüş olup, temel cezanın alt ve üst sınırlar gözetilerek ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ile bireyselleştirmenin yapılması amacına yönelik takdir hakkının kullanılması, önceki kanuna göre suçun yasal öğelerinde yapılan değişikliklerin tartışılması için duruşma açılmasının zorunlu bulunduğu gözetilmeden, duruşmasız olarak yapılan inceleme sonucu uyarlama hükmü kurulması nedeniyle karar bozuldu. Bu kapsamda, hiçbir HTML etiketi kullanmadan yukarıdaki karar özetlenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 28.05.2010
HÜKÜMLÜ : ...
SUÇ : Dolandırıcılık
...
Karar başlığına "Sanık" olarak yazılan ...'un sıfatının ”Hükümlü" olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Hükümlü hakkında dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasının yargılaması sonunda Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.03.2002 tarihli, 1998/519 Esas ve 2002/177 karar sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verildiği, sanığın temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 07.10.2013 tarihli, 2002/9412 Esas ve 2003/6627 Karar sayılı ilamı ile hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 5237 sayılı Kanun yönünden uyarlama talebinde bulunulması üzerine aynı Mahkeme tarafından duruşma açılmadan uyarlama yargılamasının gerçekleştirildiği ve 28.05.2010 tarihli ek karar ile eski hükmün daha lehe olduğu belirlenerek aynen infazına karar verildiği, kararın hükümlü ...'un vekili olduğu belirtilerek Av. ...'ya 14.06.2010 tarihinde tebliğ edildiği, avukat ...’nun 14.06.2010 tarihli dilekçesi ile hükümlü ile vekalet ilişkisi bulunmadığını bildirmesi üzerine Mahkeme tarafından hükümlü adına ek kararı içeren iki adet tebligat işlemi gerçekleştirildiği, tebligatların iade edilmesine karşın kararın 22.06.2010 tarihinde usul ve kanuna aykırı şekilde kesinleştirildiği anlaşılmış ise de, öğrenme üzerine hükümlünün 13.12.2010 tarihli dilekçe ile 28.05.2010 tarihli ek kararı temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9/1. maddesi uyarınca, uyarlama yargılaması yapılırken 5237 sayılı TCK'nin lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın da karar verilebileceği öngörülmüş olup, temel cezanın alt ve üst sınırlar gözetilerek ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ile bireyselleştirmenin yapılması amacına yönelik takdir hakkının kullanılması, önceki kanuna göre suçun yasal öğelerinde yapılan değişikliklerin tartışılması için duruşma açılmasının zorunlu bulunduğu gözetilmeden, duruşmasız olarak yapılan inceleme sonucu uyarlama hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, hükümlünün temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca 28.05.2010 tarihli uyarlama hükmünün diğer yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 03.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.