5. Hukuk Dairesi 2018/5916 E. , 2019/15512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 03/10/2019 günü temyiz eden davacı vekili ve aleyhine temyiz olunan davalı ... vekilinin yüzlerine karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden diğer davalı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak sözlü açıklamalar da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazlara davalı idarelerce el atıldığının sübut bulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; mahkemece el atma iddiasına binaen keşif yapılmadığı, dava dilekçesinde dava konusu olarak 5351 ada 10, 5653 ada 1, 5654 ada 1, 5506 ada 1, 5505 ada 1, 5585 ada 1, 5383 ada 3 parsellerin gösterildiği, davacı tarafından delil olarak sunulan değişik iş dosyasında "süs bitkisi dikilerek el atıldığı belirtilen" taşınmazların 550 ada 10(yenileme ile 5351 ada 10), 242ada 1 (yenileme ile 5653 ada 1), 241 ada 1(yenileme ile 5654 ada 1), 618 ada 1(yenileme ile 5506 ada 1), 596 ada 1(yenileme ile 5501 ada 1), 663 ada 1(yenileme ile 5585 ada1), 691 ada 2(yenileme ile 5383 ada 3) parsellerin olduğu, tapu müdürlüğünden gelen tapu kayıtlarının 550 ada 10, 242 ada 1, 241 ada 1, 618 ada 1, 596 ada 1, 691 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara ait olduğu, bu taşınmazlarda davacının ve ... Belediyesinin paydaş bulunduğu ve tapu kayıtlarının aktif göründüğü tapuda yenileme işlemi yapıldığına dair bir bilgi bulunmadığı, davalı idarelerin yazı cevaplarında ve imar yazısında 5383 ada 3 parselle
ilgili değil 5583 ada 3 parselle ilgili bilgi bulunduğu, 5351 ada 10, 5653 ada 1, 5654 ada 1, 5506 ada 1, 5505 ada 1, 5583 ada 3 parsellerin imar planında bir kısmının çocuk bahçesi, bir kısmının ise park alanında kaldığı, dava dilekçesinde dava konusu edilen 5585 ada 1 ve 5383 ada 3 parsellerin ise imar durumlarının bildirilmediği, ... Belediye Başkanlığının cevap dilekçesi ekinde bulunan tutanakta dava konusu gösterilen ve imar planında çocuk bahçesi alanında kalan taşınmazların bir kısmına kimliği belirlenemeyen kişilerce fidan dikildiğinin tespit edildiğinin belirtildiği, yine kolluk güçleri tarafından tutulan 19/04/2013 tarihli tutanakta taşınmazlarda süs bitkisi dikimi yapıldığı ve çevredeki vatandaşların dikimi yapan kişilerle yaptıkları konuşmalarda dikimin belediye tarafından yaptırıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; öncelikle dava konusu taşınmazların hangilerinin olduğu davacıya açıklattırılıp, gerekirse güncel tapu kayıtları getirtilip, davalı ... Belediyesinin dava konusu taşınmazlarda edinme nedeninin kamulaştırma işlemi olup olmadığı ve imar durumları sorulduktan; dava konusu taşınmazlara kim tarafından el atıldığı hususunda deliller toplanıp, imar planında tahsisli oldukları kamu alanlarından hangi idarenin sorumlu olduğu davalı idarelerden araştırıldıktan sonra, gerekirse tanık da dinlenmek suretiyle mahallinde keşif yapılıp, dava konusu taşınmazın fotoğraflarıda çekilerek üzerinde yol,parke, tretuvar, stabilize malzeme, bitki vs olup olmadığı, dava konusu taşınmazdan geçen veya daha önce geçtiği halde deplase edilen ya da kaldırılan bir yolun varlığı halinde bu yolun bitişik parsellerde devamı halinde fiili el atma olgusu gerçekleşmiş sayılacağı gibi tapu kayıtlarında yapılan incelemede davalı belediyelerin daha önce kamulaştırma yolu ile taşınmazlarda paydaş olduğunun tespit edilmesi durumunda da kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Öte yandan Anayasa Mahkemesinin 05/04/2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanan 20/12/2018 gün 2016/181 Esas, 2018/111 sayılı kararı ile ""Kamulaştırma Kanununun EK 1. maddesinin "" Bu süre içerisinde belirtilen işlemlerin yapılmaması halinde taşınmazların malikleri tarafından, bu Kanunun geçici 6"ncı maddesindeki uzlaşma sürecini ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemleri tamamlandıktan sonra taşınmazın kamulaştırmasından sorumlu idare aleyhine idari yargıda dava açılabilir. "" kısmı iptal edilmiştir.
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır.
Bu itibarla açıklanan nedenlerle taşınmaza el atıldığının kabulü ile taşınmazın değeri belirlenip hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.037,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 03/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.