7. Ceza Dairesi Esas No: 2017/9809 Karar No: 2017/4543 Karar Tarihi: 01.06.2017
4733 sayılı Kanuna Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2017/9809 Esas 2017/4543 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2017/9809 E. , 2017/4543 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı Kanuna Muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, Erteleme, Müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I-Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz talebine yönelik yapılan incelemede; Suç tarihine ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi"nin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisinin bulunmadığı gibi katılmasına karar verilmesi de hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden, Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, II-Sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünü içerir gerekçeli kararın sanığın duruşmada bildirdiği adresine tebliğe çıkarıldığı, ancak tebliğ mazbatasının gösterilen adres eski sokak adı olduğundan ve sanık ismen tanınmadığından mernis kaydının araştırılması için iade edildiği, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 6099 sayılı Yasanın 9.maddesi ile değişik 35/2. maddesi, “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü öngörmüş olup, sanığın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin tespit edilmesi halinde 21/2. maddesine göre tebligat yapılması gerektiği, adres kayıt sisteminde adresi tespit edilebilen tarafa Tebligat Kanunu"nun 35.maddesine göre yapılan gıyabi karar tebligatının usulsüz olduğu anlaşılmakla, öğrenme üzerine sanık müdafiinin temyiz isteği yasal süresinde kabul edilerek yapılan incelemede; Sanık hakkında 5607 sayılı Yasaya Muhalefet iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 30.03.2011 tarihinde 5607 sayılı Yasaya muhalefetten hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu karara karşı Gümrük İdaresi vekilinin yapmış olduğu itiraz üzerine Ağrı Ağır Ceza Mahkemesinin 28.06.2011 tarih ve 2011/232 sayılı kararı ile kamu zararı giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırıldığı ve mahkemesince duruşma açılarak yeniden yapılan yargılama sonucunda da temyize konu 03.07.2012 tarihli hükmün kurulduğu anlaşılmakla, Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği nazara alındığında, sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçu kapsamında kaldığı, bu suçtan doğrudan zarar görenin ise Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu olduğu, Gümrük İdaresinin davaya katılma hakkının olmadığı ve mahkemece katılmasına karar verilmesinin de yasa yollarını kullanma hakkını vermeyeceği, bu anlamda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 30.03.2011 tarihli hükme yönelik Gümrük idaresinin değil, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun itiraz hakkının bulunduğu, itiraz hakkı bulunmayan Gümrük idaresinin itirazı üzerine itiraz merciinin yazılı şekilde karar vermesinin mümkün olmadığı gözetilmeden, itiraz üzerine verilen karara dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.