Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/5488 Esas 2021/513 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/5488
Karar No: 2021/513
Karar Tarihi: 02.02.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/5488 Esas 2021/513 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Ceza Dairesi tarafından verilen ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddiyle sonuçlanmıştır. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiş ve yapılan incelemede, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayabilecek biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı görülmüştür. Kararda, atılı suçun sübutu için yeterli olan diğer delillerin mevcut olduğu belirtilmiş olup, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesinin sonuçları etkilemeyeceği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63.

16. Ceza Dairesi 2020/5488 E. , 2021/513 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın gözaltına alınıp serbest bırakıldığı hususu nazara alındığında suç tarihinin temadinin kesileceği iddianame tarihi olan "03.06.2016" tarihi yerine Bölge Adliye Mahmesinin ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında ise "02.05.2016" olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiş, dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı
ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.