Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8267
Karar No: 2021/5412
Karar Tarihi: 17.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/8267 Esas 2021/5412 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2020/8267 E.  ,  2021/5412 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ... İdaresi, ... İli ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 3402 sayılı Yasa"nın 4. maddesi gereğince orman niteliğinde tespit edilen 102 ada 1; 105 ada 1 ve 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara bitişik taşınmazların orman niteliğinde olmasına rağmen orman olarak tespit edilmediğini öne sürerek ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece verilen ilk hükümde, çekişmeli taşınmazlar hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediği gerekçesiyle davaların reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi"nin 22.01.2007 tarihli; 2006/16931-2007/465, 2006/16933-2007/466, 2006/16932-2007/467 Esas, Karar sayılı kararlarıyla; kısmi askı ilan süresi içinde dava açılabileceğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Yargılama sırasında aynı köy 106 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 885,27 metrekare yüzölçümüyle arsa niteliğinde ...; 102 ada 219 parsel sayılı 2.611,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliğinde Hazine; 105 ada 27 parsel sayılı 6.202,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hali arazi niteliğinde Hazine; 104 ada 54 parsel sayılı 1.004,12 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliği ile Hazine; 104 ada 51 parsel sayılı 6.285,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı uygulanarak ...; 104 ada 49 parsel sayılı 2.539,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı uygulanarak ...; 104 ada 52 parsel sayılı 7.168,07 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı uygulanarak tarla niteliğinde ...; 102 ada 233 parsel sayılı 512,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı uygulanarak tarla niteliğinde ... ... ...; 104 ada 50 parsel sayılı 3.334,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde ... ...; 104 ada 41 parsel sayılı 12.506,19 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde ... ...; 102 ada 220 parsel sayılı 10.224,03 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bahçe niteliğinde ...; 102 ada 221 parsel sayılı 8.138,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ...; 102 ada 58 parsel sayılı 17.991,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde ...; 102 ada 218 parsel sayılı 12.865,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı uygulanarak ...; 102 ada 208 parsel sayılı 1.287,48 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde vergi kaydı uygulanarak ...; 102 ada 216 parsel sayılı 1.523,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ...; 102 ada 217 parsel sayılı 6.447,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... ve ...; 102 ada 222 parsel sayılı 4.244,07 metrekare yüzölçümlü taşınmaz bahçe niteliğinde ...; 102 ada 72 parsel sayılı 17.675,59 metrekare yüzölçümlü taşınmaz ...; 102 ada 207 parsel sayılı 1.953,24 metrekare yüzölçümlü taşınmaz ...; 104 ada 12 parsel sayılı 6.902,80 metrekare yüzölçümlü taşınmaz bahçe niteliğinde ... adına belgesizden tespit edilmiş, kadastro çalışması sonuçları 01.08.2006 ila 31.08.2006 tarihleri arasında askı yoluyla ilan edilmiş, davacı ... İdaresi her bir taşınmaz için ayrı ayrı, taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmış, birleşen dosya davacısı ..., çekişmeli 106 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kendisine ve babası ... ..."a ait olduğunu ileri sürerek yapılan tespitin iptali ile adlarına tescilini, yine aynı yerde kain 104 ada 52 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde tarla olarak yazıldığını, oysa ki dava konusu bu yerin kayısı bahçesi olduğunu, yapılan bu yanlış tespitin düzeltilerek tescilini talep ve dava etmiştir. Ayrıca 102 ada 209, 104 ada 40, 44, 45, 46, 47, 48, 53 ve 104 ada 26 parsel sayılı taşınmazların dava konusu oldukları halde tutanaklarının kesinleştirilerek tapuya aktarıldıkları belirlenmiş, Mahkemece, "davalıdır" şerhi verilerek kadastro tutanaklarının asılları ve tapu kayıtları dosyaya getirtilmiştir.
    Mahkemece usuli bozma kararına uyulup dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabul kısmen reddine, davaya konu 102 ada 1, 221, 207, 208 ve 209; 104 ada 1, 43, 44, 45; 105 ada 1, 26, 27 ve 106 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 102 ada 58, 72, 216, 217, 218, 219, 220, 222, 233; 104 ada 12, 40, 41, 46, 47, 48, 49, 50,51, 52, 53 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi ve davalılardan Hazine ile ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; en eski tarihli hava fotoğrafları ile tespit tarihinden 20 yıl önceki hava fotoğrafları incelenerek taşınmazların öncesinin hukuki durumu saptanmamış, taşınmazların fiili nitelikleri hakkında bilirkişi raporları arasında çelişki oluştuğu halde bu çelişki giderilmemiştir. Ayrıca orman niteliğinde oldukları belirlenen taşınmazların Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken ... adına tesciline karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, tespit tarihinden önceye ait ve çekişmeli taşınmazları gösteren memleket haritası ve hava fotoğraflarının tamamı ile varsa ortofoto haritaları ve amenajman planı ve komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri ilgili yerlerden getirtilip, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi bilirkişi, bir ziraat mühendisi bilirkişi, bir fen elemanı ve bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte getirtilen belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; zilyedlikle veya hukuki değeri kalmamış olan tapu kayıtlarıyla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri ile uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmaz, çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli; taşınmazın gerçek eğimi klizimetre aletiyle ölçülerek memleket haritalarındaki münhanilerden (yükseklik eğrilerinden) de faydalanılmak suretiyle belirlenmeli; stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranı ile taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve dava konusu taşınmazların 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 17/2. maddesinde belirtilen orman içi açıklık vasfında olup olmadığını belirten müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalıdır.
    Ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişiden taşınmazların evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi