Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2018/379
Karar No: 2019/658

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2018/379 Esas 2019/658 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İzmir 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi, sanık hakkında marka hakkına tecavüz suçundan dava açılmıştır. Sanığın, yoğurt markasının kullanılmış ambalajlarına marka hakkı sahibinin izni olmaksızın yoğurt doldurarak satışa sunması suçlamasıyla yargılanmıştır. Ancak hüküm, Yargıtay 19. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştur. Bozma kararında, eylemin haksız rekabet suçunu oluşturduğu ve cezalandırılması gerektiği belirtilmiştir. Yerel mahkeme, eylemin haksız rekabet suçunu oluşturduğunu zaten kabul ettiği gerekçesiyle beraat kararı vermiştir. Bu karar da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bozulmuştur. Ancak Ceza Genel Kurulu, bu kararın yeni hüküm niteliğinde olduğunu belirterek dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: TTK 57/5, TTK 64/1-5, CMUK 5320/8, CMK 326/2.
Ceza Genel Kurulu         2018/379 E.  ,  2019/658 K.

    "İçtihat Metni"

    Kararı Veren
    Yargıtay Dairesi : 19. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : İZMİR 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza
    Sayısı : 27-164

    Marka hakkına tecavüz suçundan sanık ..."in beraatine ilişkin İzmir 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesince verilen 21.05.2012 tarihli ve 426-247 sayılı hükmün, katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 19. Ceza Dairesince 08.09.2015 tarih ve 6889-3981 sayı ile;
    "Hükmün konusunun iddianamede anlatılan eylemden ibaret olması karşısında sanığın katılana ait yoğurt markasının kullanılmış ambalajlarına marka hakkı sahibinin izni ve rızası dışında yoğurt doldurarak satışa sunma şeklinde gerçekleşen eylemin TTK"nın 57/5.maddesinde belirlenen haksız rekabet suçunu oluşturduğu ve aynı Yasa"nın 64/1-5. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yerinde görülmeyen gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    İzmir 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi ise 07.12.2015 tarih ve 242-301 sayı ile;
    "...İddianamede sanığın iş yerinde müşteki şirketin markasının taklit edildiği ürünlere rastlanmadığı belirtilmiştir. Buna rağmen marka hakkının ihlali suçundan dolayı sanık hakkında kamu davası açılmıştır. Suça konu olan yoğurt ambalajları orijinaldir. Bu ambalajların içerisine Deniz Mandıracılık tarafından yoğurt mayalandığı ve sanığın iş yerinde satışa sunulduğu anlaşılmaktadır. Marka hakkının ihlali suçunun oluşabilmesi için tescilli markalar iktibas veya iltibas edilerek mal veya hizmet üretilmesi gerekir. Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 10.07.2000 tarih, 2000/9507 esas, 2000/10382 karar sayılı kararında belirtildiği gibi orijinal yoğurt ambalajlarının içerisine başka bir üreticinin yoğurtlarının mayalanması marka

    hakkının ihlali suçunu değil olsa olsa haksız rekabet suçunu oluşturur. Şikâyet dilekçesinde haksız rekabet dolayısıyla sanığın şikâyet edildiğine ilişkin herhangi bir açıklama yoktur. Eylem marka hakkının ihlali suçunu oluşturmadığından ve şikâyet konusu edilmeyen haksız rekabet suçuna da dönüşmeyeceğinden, sanığın atılı suçtan beraatine ilişkin aşağıdaki biçimde karar verilmiştir." şeklindeki gerekçeyle bozmaya direnerek önceki hüküm gibi sanığın beraatine karar vermiştir.
    Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Ceza Genel Kurulunca 18.10.2016 tarih ve 307-368 sayı ile;
    "Yerel Mahkeme hükmünün Özel Daire tarafından aleyhine bozulması nedeniyle bozmaya karşı sanığın beyanının alınması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam olunarak yokluğunda direnme kararı verilmesi 1412 sayılı CMUK"nın 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 326/2. maddesine aykırıdır.
    Diğer taraftan; Yerel Mahkemece, Özel Dairenin bozma kararı ile tamamen ortadan kalkan ilk hükümde direnilirken, direnme nedenleri gösterilmeden ve bozma kararına niçin uyulmadığı açıklanmadan, önceki hükmün gerekçesinin tekrarı ile yetinilmesi," isabetsizliklerinden diğer yönleri incelenmeyen direnme kararına konu hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Ceza Genel Kurulunun bozma ilamına uyan Yerel Mahkeme ise 20.09.2017 tarih ve 27-164 sayı ile;
    "...Yargıtay 19. Ceza Dairesinin bozma kararında eylemin haksız rekabet suçunu oluşturduğu benimsenmiş mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkememiz ise eylemin haksız rekabet suçunu oluşturduğunu zaten kabul etmiştir. Ancak şikâyet dilekçesinde sadece takibi şikâyete bağlı olan marka hakkını ihlal etmek suçunun şikâyet konusu edildiği, ayrıca haksız rekabet suçuna yönelik bir şikâyetin bulunmadığı, haksız rekabet suçunun açıkca iddianamede dava konusu edilmediği, suçların birbirinden farklı olduğu, haksız rekabet suçu şikâyet konusu edilmeden ve haksız rekabet suçuna iddianamede yer verilmeden, marka hakkının ihlali suçunun oluşmaması hâlinde, haksız rekabet suçundan dolayı ceza verilemeyeceği, kaldı ki haksız rekabet suçunun mahkememizin görev alanının kapsamı dışında kaldığı, CMK"nın 5/1. maddesi gereğince mahkememizin haksız rekabet suçundan yargılama yapmasının mümkün olmadığı," gerekçesiyle direnerek, sanığın önceki hüküm gibi beraatine karar vermiştir.
    Direnme kararına konu bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.05.2018 tarihli ve 2464 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle dosya, 6763 sayılı Kanun"un 36. maddesi ile değişik CMK"nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 19. Ceza Dairesince 12.07.2018 tarih ve 3359-8545 sayı ile, direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı marka hakkına tecavüz suçunun unsurları itibarıyla sabit olup olmadığı, suçun oluşmadığının kabulü hâlinde ise marka hakkına tecavüz suçundan yapılan şikâyetin haksız rekabet suçuna dönüşüp dönüşmeyeceğinin belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği"nin 27. maddesi uyarınca öncelikle, Yerel Mahkeme kararının "yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Ceza Genel Kurulunun 19.02.2019 tarihli ve 610-110, 28.04.2015 tarihli ve 719-130, 19.03.2013 tarihli ve 1278-90, 26.06.2012 tarihli ve 816-254, 27.03.2012 tarihli ve 80-126 ile 05.10.2010 tarihli ve 172-185 sayılı kararları başta olmak üzere uyum ve kararlılık gösteren içtihatları uyarınca; Ceza Genel Kurulunun bozma kararı ile direnme hükmü tümüyle ortadan kalkmış olup, Yerel Mahkeme artık yeni ve değişik bir karar vermekte serbesttir. Bu şekilde verilen kararlar da yeni bir karar olup hukuken direnme niteliğinde olmadığından Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün değildir. Ancak Özel Dairelerce verilen onama kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz edilmesi üzerine Ceza Genel Kurulunca hükmün bozulmasına karar verildiği durumlarda Yerel Mahkemece direnme kararı verilebilecek ve bu kararlar Ceza Genel Kurulunca incelenebilecektir.
    Öte yandan, Ceza Genel Kurulunun bozma kararına uyulduktan sonra verilen kararın yeniden ve doğrudan Ceza Genel Kurulunca incelenmesi, Yerel Mahkemenin direnmesi üzerine verilen Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı direnilemeyeceğine ilişkin 1412 sayılı CMUK"nın, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 326. maddesine de aykırıdır. Doğrudan doğruya Ceza Genel Kurulunca inceleme yapılması, Yerel Mahkeme kararına direnme niteliği kazandıracak ve direnme üzerine Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı Yerel Mahkemelerin direnme yetkisi olmadığına dair temel ilke zedelenecektir. Bu nedenlerle hukuken yeni olan bu kararın Özel Dairece incelenmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla, Yerel Mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmayıp, yeni hüküm niteliğindedir. Bu yeni hükmün doğrudan Ceza Genel Kurulunca ele alınması mümkün olmadığından, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.

    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    İzmir 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesince verilen 20.09.2017 tarihli ve 27-164 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 19. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 12.11.2019 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi