Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/5499 Esas 2012/7195 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5499
Karar No: 2012/7195
Karar Tarihi: 06.12.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/5499 Esas 2012/7195 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/5499 E.  ,  2012/7195 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi



    Taraflar arasında görülen iflas davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 12.07.2012 gün ve 2012/2719 Esas, 2012/4897 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkili tarafından dava dışı şirkete verilen genel kredi sözleşmesinde davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, borcun ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine girişilen ilamsız icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini, bunun üzerine açılan ve 07.04.1997 tarihinde kesinleşen itirazın iptali davasında müvekkilinin 18.342.645.792 eski TL alacağı olduğunun hüküm altına alındığını, 24.09.1998 tarihinde takibin iflas yoluyla takibe çevrildiğini, davalının bu sefer de tacir olmadığı ve kendisine karşı iflas yoluyla takip yapılamayacağından bahisle takibe itiraz ettiğini, söz konusu kredilerin aslında davalıya verildiğini, tanınmış bir iş adamı olan davalının birçok şirketin ortağı olduğunu, ticaret siciline kayıtlı olmasa bile tacir sayılan kişilerden olduğunu ve borcun ödenmediğini ileri sürerek, davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin kefil olduğu borç nedeniyle yapılmış olan takipte, tahsilde tekerrür olmamak üzere talepte bulunulduğunu, aynı borç için davacının başkaca takipler yaptığını, o takipler kapsamında borçlu şirketin taşınmazlarının satıldığını, düzenlenen sıra cetvelleri ile davacıya ödeme yapıldığından hali hazırda talebe konu borcun bulunmadığını, bu hususun dikkate alınması gerektiğini, takip tarihinde borç bulunduğundan borca itiraz edilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi"nin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalının borçlu olduğu dosyada ödeme yapıldığına dair delil sunulmadığı, davacının birden çok şirkette ortak olduğu, bir şirkette yönetim kurulu başkanı olduğundan TTK’nın 11, 14, ve 17. maddeleri kapsamında tacir olduğunun kabulü gerektiği, depo kararının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 12.07.2012 tarih ve 2719 E, 4897 K sayılı ilamıyla, davalı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilerek, borcun sona erip ermediğine veya ne kadarlık kısmının sona erdiğine ilişkin yapılmış olan araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olmadığı, davalı aleyhine başlatılan takip dosyaları incelenmek suretiyle varsa yapılan ödemelerle söz konusu borcun tamamen veya kısmen tahsil edilmiş olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu alınması gerektiği ve iflas tarihinin açıkça gösterilmeyerek “bugün” denilmek suretiyle infazda tereddüt oluşturulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 43,90 TL harç ve takdiren 203,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 06.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.