(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/35313 E. , 2020/8593 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ: ... 3. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... Loj. Hiz. Taş. Bes. Gıda İnş. Teks. San. Tic. A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların cevabının özeti:
Davalılar, davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalıların istinaf başvurularının HMK. 353/b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, davacı vekilinin istinaf başvursunun KABULÜ ile, ... 4. İş Mahkemesi"nin 2015/703 esas - 2016/591 karar sayılı kararının HMK.353/b-2 maddesi uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir.
Temyiz:Karar, davalı ... Loj. Hiz. Taş. Bes. Gıda İnş. Teks. San. Tic. A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Somut olayda, davacının davalı işyerinde hizmet süresi 21.05.2003-31.12.2008 tarihleri arası 5 yıl 7 ay 10 gün ve 11.02.2010-16.11.2015 tarihleri arası 5 yıl 9 ay 5 gün olmak üzere toplam 11 yıl 4 ay 15 gün(4146) gün olarak tespit edilmiştir. Ancak, bu tespitten sonra kıdem tazminatı hesabında hizmet süresinin hatalı bir şekilde 5606 gün kabul edilerek hesaplama yapıldığı, Bölge Adliye Mahkemesince de bu süreye göre hesaplanan kıdem tazminatına hükmedildiği görülmektedir.
Anılan nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının fazla mesai ücreti alacağının olup olmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.Somut uyuşmazlıkta; Bölge Adliye Mahkemesince davacının fazla çalışma talebine ilişkin olarak, dosya kapsamı, tanık beyanları, dosyaya sunulan kesinleşmiş emsal mahkeme kararları birlikte değerlendirildiğinde haftalık 66 saatlik çalışmadan haftalık 45 saatlik çalışma saati düşüldüğünde 66-45=21 fazla çalışma saati ve bordrolarda tahakkuk bulunan aylar dikkate alınarak ve bu aylar hesaplama dışı tutularak Dairelerince yapılan hesaplamada toplam 28.712,88 TL (brüt) fazla çalışma ücretinin hesaplandığı, bu miktardan 1/3 oranında hakkaniyet indirimi yapılmak suretiyle hesaplanan 19.141,92 TL (brüt) fazla çalışma alacağına hükmedildiği belirtilmiştir. Yargılama esnasında dinlenilen davacı tanıklarından ..., işyerinde çift vardiya olduğu ve bu saatlerin 07.00-15.00 ve 15.00-23.00 saatleri arası olduğu beyanında bulunmuştur. Diğer davacı tanığı Zehra Altunbulak ise çift vardiya olduğu, 07.00’de işe başlamış iseler 23.00’e kadar çalıştıkları, saat 15.00’de başlamış iseler 23.00’e kadar çalıştıkları beyanında bulunmuştur. Bu durumda, davacının çalışma saat ve düzeni açısından diğer davacı tanığının beyanları da göz önüne alındığında 2 vardiyada 07.00-23.00 ve 15.00-23.00 saatleri arasında çalıştıkları beyanında bulunan davacı tanığı Zehra Altunbulak’ın beyanlarının netleştirilerek sonucuna göre fazla mesai alacağının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bölge Adliye Mahkemesince bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı noktasında da uyuşmazlık vardır.Somut olayda; dosyaya ibraz edilen bilirkişi ek raporunda, davacının tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı kabulüyle 2.480,16 TL brüt ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hesaplandığı görülmektedir. Bölge Adliye Mahkemesince, bordrolarda ulusal bayram genel tatil günü çalışmaya ilişkin tahakkukun yer almadığı, dosya kapsamı, emsal kesinleşen mahkeme kararıları ile ek raporda hesaplanan toplam 2.480,16-TL (brüt) alacak miktarı dikkate alınmak suretiyle Yargıtay kararları, hayatın olağan akışı, her tatil çalışmama durumu değerlendirilerek bu miktardan 1/3 oranında hakkaniyet indirimi yapıldığında toplam 1.653,44 TL (brüt) genel tatil ücreti alacağına hükmedildiği belirtilmiştir. Ancak, davacı tanıklarının davacının tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığına yönelik bir beyanı bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacı tanıklarının beyanlarına göre davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının değerlendirilmesi gerekmekte olup Bölge Adliye Mahkemesini kararının bu yönüyle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.