Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23488
Karar No: 2016/1458
Karar Tarihi: 20.01.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23488 Esas 2016/1458 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/23488 E.  ,  2016/1458 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlu ... ve icra kefili ..."nin zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece, takip işlemleri arasında üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesi ile istemin kabulüne karar verildiği, alacaklı vekilince hükmün icra kefili ... yönünden temyiz edildiği anlaşılmıştır.
    Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK.’nun 688/6.maddesi gereğince; takip konusu senette tanzim yerinin yazılı olmadığı ve aynı Kanun"un 689/son maddesine göre; tanzim edenin ad ve soyadı yanında da idari birim olarak bir yer isminin gösterilmediği sabittir. Bu halde, takip dayanağı bonoda tanzim yeri unsuru bulunmadığından anılan belge kambiyo senedi vasfı taşımamaktadır. Belirtilen durumda, dayanak belge bono niteliğinde olmayıp, adi senet hükmünde bulunduğundan bu belge, 6098 sayılı TBK."nun 146. maddesinde (mülga 818 sayılı BK."nun 125. maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tâbi olup; sözkonusu senetteki alacak ile ilgili olarak on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, her ne kadar, mahkemece, asıl borçlu ... bakımından şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru değil ise de; alacaklı tarafından kısmi temyiz talebinde bulunulup hükmün asıl borçluya ilişkin bölümü temyiz edilmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    İİK."nun 38. maddesi uyarınca, icra dairesindeki kefaletler, ilam mahiyetini haiz belgelerden olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. İİK".nun 39. maddesinde de, ilama müstenit takibin, son muamele tarihi üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrayacağı hükme bağlanmıştır. Öyleyse, icra kefilinin borcu icra kefaletinden kaynaklandığı, icra kefaleti ise İİK"nun 38. maddesinde belirtilen ilam niteliğinde bulunduğu için, bu gibi hallerde İİK"nun 39. maddesinde öngörülen on yıllık zamanaşımının uygulanacağı kuşkusuzdur.
    Somut olayda, ..."nin 29.07.2005 tarihli haciz sırasında dosya borcuna icra kefili olduğu, adı geçene 05.08.2005 tarihinde icra emrinin tebliğ edildiği, takip dosyasının 21.06.2006 tarihinden 11.04.2014 tarihli yenileme talebine kadar işlemsiz bırakıldığı, bu tarihten itibaren ise icra takip işlemlerine devam edildiği görülmektedir. Bu durumda, icra kefili yönünden İİK."nun 39. maddesinde öngörülen on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır.
    O halde, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere icra kefili ... yönünden on yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek adı geçenin icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca borçlu ... yönünden (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi