20. Hukuk Dairesi 2015/6306 E. , 2015/7598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil ... ve davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... ilçesi, ... köyü 17 ada 2 parsel sayılı 5291 m2 yüzölçümündeki taşınmazın öncesi tarla ve orman cinsiyle Eylül 1930 tarih 1 nolu ... çiftliği olarak kişiler adına kayıtlı iken borçlarından dolayı ... Bankasına satılarak 716 Hektar 8200 m2"lik bölümü orman, 527 Hektar 8300 m2"lik bölümü de tarla olarak ... Bankası adına Mart 1939 tarih 1 noda tescil edilmiş, daha sonra banka tarafından çiftlik sınırları içinde kaldığı kabul edilen taşınmaz birçok ada ve parsele ifraz edilmiştir. Dava konusu 17 ada 2 sayılı parsel bu ifraz sonucu 02.05.1940 tarihinde ... Bankası adına tapuya tescil edilmesinden sonra aynı tarihte ... adına iştirak yoluyla tescil edilmiş, bundan sonra intikal ve satış yolu ile davalılara geçmiştir. Halen tapuda davalılar adına kayıtlıdır.
Davacı ..., taşınmazın 2/B madde uygulaması ile orman niteliğini kaybetmiş olması nedeni ile ... lehine orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunu, bu nedenle tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya tescili istemi ile dava açmıştır.
... ise; dava konusu taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde iken ... adına orman sınırı dışın çıkarılan yerlerden olduğunu belirterek davanın kabulünü istemiş davaya fer"i müdahil olarak katılmıştır.
Mahkemece taşınmazın 1744 sayılı Kanun uygulaması ile orman rejimi dışına çıkartılmış olduğu, taşınmaza ait eski tapu kaydı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı ... ve müdahil ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2009/9156 - 11217 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Bu nedenlerle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen ... Bakanlığı (... Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu maritfetiyle yeniden yapılacak keşifte orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup raporlanmalı, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi] gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile dava konusu 17 ada 2 sayılı parselin 05.05.2008 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde kırmızı boyalı olarak gösterilen 1114 m2 yüzölçümlü bölümünün ... adına tapuya tesciline, taşınmazın davalıların kullanımında olduğunun beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiş, hükmün ..., ...i ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24.01.2013 tarih ve 2012/6955 - 2013/269 sayılı ilâmı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2, 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile değişik 2/B maddesi gereğince, nitelik kaybı nedeniyle ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile ...ye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin usûl ve esasların belirlenmesi amacıyla düzenlenen, 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun”, 26/4/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve aynı Kanunla 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun ile 16/2/1995 tarihli ve 4070 sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmış, 6831 sayılı Kanunun bazı maddelerinde de değişiklikler yapılmış, bu cümleden olarak, diğer bir çok hükmün yanı sıra, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince ... adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlara ilişkin tapu kaydına konulan şerhlerin silinmesi, bu alanlar için ... tarafından dava açılmaması, açılan davalardan vazgeçilmesi ya da davaların durdurulması, tapusunun iptaline karar verilen taşınmazların tekrar tapu sahibine iadesi gibi konular düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.] denilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davacının davasının 05/05/2008 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda kabulü ile; ..., ... köyü, 17 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın harita mühendisi bilirkişi raporunda kırmızı boyalı olarak gösterilen 1714. m2"lik kısmının ayrı bir parsel numarası altında davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."ün kullanıcı olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından esasa yönelik olarak, müdahil ... tarafından ise vekalet ücretine yönelik olrak temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından ve tapu müdürlüğü dosya içerisine gönderilen cevabi müzekkereden, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, karar tarihinden önce, 3402 sayılı Kanun gereğince arazi kadastrosu yapıldığı ve dava konusu taşınmaza 01/03/2013 tarihinde ... köyü 180 ada 1 parsel numarası verilerek kadastro tutanağı düzenlendiği ve 180 ada 1 parselin hane ve bahçe vasfı ile ..., ... ve ... adına tapuya tescil edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar dava konusu taşınmaz için düzenlenen kadastro tutanağı kesinleştirilerek taşınmaz tapuya kaydedilmişse de; tutanağın düzenlendiği tarihte taşınmaz asliye hukuk mahkemesinde davalı olduğundan taşınmazın tapuya kaydedilmesi hukuki değer taşımamaktadır.
3402 sayılı Kanunun 26/4. maddesi hükmüne göre “Kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar.” Yine, aynı Kanunun 27/1. maddesi uyarınca da “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine re"sen devrolunur.” Bu nedenle, davaya bakmak görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu, görev hususunun, kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olduğu ve yargılamanın her aşamasında re"sen gözönüne alınması gerektiğinden, davaya bakmakta mahkemenin görevsizliğine ve dava dosyasının görevli kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/09/2015 günü oy birliği ile karar verildi.