Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4163
Karar No: 2012/7135
Karar Tarihi: 04.12.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4163 Esas 2012/7135 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/4163 E.  ,  2012/7135 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen ortaklığın tespiti ve genel kurul kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 15.03.2012 gün ve 2011/3477 Esas 2011/2003 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacılar vekilleri ile katılma yoluyla davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:

    - KARAR -
    Davacılar vekilleri, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkillerine daire tahsis edildiğini, 22 ortaktan 21 tanesinin tapularını aldıklarını, davalı kooperatifin bu 22 ortağı birinci etap olarak gruplandırıp ikinci etap adı altında başka ortakları kaydettiğini, birinci etap olarak gruplanan ortakların davalı kooperatif ile görüşüp borcun tasfiyesi hususunda mutabık kalınarak tüm borçlarını ödeyip tapularını alıp, kooperatiften istifa ettiklerini, davalı kooperatifin 26.06.2004 tarihinde birinci etap ortaklarının çağrılmadığı genel kurul toplantısı yapıp, yönetim ve denetim kurulu raporlarının okunup onaylandığını, daha sonra 16.10.2004 tarihinde ise yeni bir genel kurul toplantısı yapılıp, kooperatiften istifa eden birinci etap ortakları aleyhine ortaklık aidatı alınmasına karar verildiğini ve davalı kooperatif tarafından çeşitli davalar açıldığını, bu davaların halen devam ettiğini, daha sonra ikinci etap ortaklarının ayrı bir kooperatif kurup faaliyete geçtiklerini, birinci etap ortaklarının sadece ..."ın bulunmasına rağmen sırf tüzel kişiliğinin devamını sağlamak için ikinci etap ortaklarının davalı kooperatifte kaldıklarını, ortak sayısının 11 olduğunu, aslında ikinci etapta olan ve sonradan ortak olan kişilerin yeni kooperatifte yer almasının gerektiğini, birinci etap üyeler ile ikinci etap üyelerinin hak ve vecibelerinin farklı olduğunu, bunun eşitlik ilkesine aykırı bulunduğunu, müvekkilinin davacılar ile benzer durumda olan diğer ortakların ortaklıklarının devam ettiğini, davalı kooperatif genel kurullarında davacılar ve benzer durumda olan diğer 10 kişinin aleyhine karar alındığını, kooperatifin dağılması veya diğer bir kooperatifle birleşmesi, anasözleşmenin değiştirilmesi, ek ödemeler getirilmesi konularında kararlar alındığını, bu kararların davacılar ve diğer 10 ortağın gıyabında alındığını, kararların Kooperatifler Kanunu"nun 51 ve 52. maddelerine aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı kooperatifin 26.06.2004 tarihli ve devam eden genel kurulların yok sayılması ve iptaline, müvekkillerinin ortaklıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıların müvekkili kooperatifin üyesi iken, tapularını aldıktan sonra istifa ettiklerini, müvekkili ile davacılar arasında çeşitli davalar görüldüğünü, davacıların istifalarının kooperatifçe kabul edildiğini, 16.10.2004 tarihli genel kurulda alınan kararların hukuka uygun olduğunu, davacıların kendi istekleri ile istifa ettiklerini, yeniden kabul hususunda bir zorunluluk bulunmadığını, bu genel kurulda yapılan yönetim değişikliği sonucu yeni yönetimin, kooperatifin büyük borcu olduğunu tespit etmesi üzerine, üyelerden 24.000,00 TL alınmasına karar verildiğini, ancak davacıların bu bedeli ödemediklerini, 13.03.2009 tarihli genel kurulda davacıların üye olma taleplerinin reddedildiğini, ayrıca BK"nun 126/5. maddesi uyarınca davanın beş yıllık zamanaşımına uğradığını, genel kurul kararının iptali için, toplantı tarihinden başlayarak bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğini, istifaları kesinleşen ortakların dava açma ehliyetlerinin bulunmadığını, müvekkili kooperatifin davacılar hakkında 16.10.2004 tarihli genel kurulda kooperatiflerin aidatlar hususunda açılan davalarda, davacıların bu genel kurula itirazlarını yönelttiklerini, bu davaların Yargıtay denetiminden geçip kesinleştiğini, bozma dışında kalan hususların usuli müktesep hak oluşturduğunu, davacıların bu davayı açmakta hukuki yararlarının bulunmadığını, kötü niyetli olarak dava açtıklarını, davacılardan talep edilen bedelin kendilerinin sahibi olduğu 1. blok Elmas apartmanının inşaatından kaynaklanan borca ilişkin olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacıların davalı kooperatif ortağı olduklarının tespitine, davalı kooperatifin gerçekleştirdiği 26.06.2004; 16.10.2004; 23.06.2005; 30.06.2006; 07.06.2007; 27.05.2008 ve 13.03.2009 tarihli genel kurul toplantılarının ve bu genel kurullarda alınan tüm kararların yokluk ile malûl olduğunun tespitine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 15.03.2012 tarih ve 2011/3477-2012/2003 E-K sayılı ilamıyla bozulmuştur.
    Bu kez, davacılar vekilleri ile katılma yoluyla davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    2- Davalı kooperatifin karar düzeltme istemine gelince;
    a- Dava, 26.06.2004 tarihli ve devam eden genel kurulların yok hükmünde olduğunun ve davacıların kooperatif üyesi olduklarının tespiti istemlerine ilişkindir. Davacıların 2004 yılında kooperatiften istifa ettikleri konusunda taraflar arasında uyuşmazlık mevcut değildir. Davacıların davalı kooperatiften istifa ettikten sonra davalı kooperatifle üyelik ilişkilerinin devam ettiğine ve zımnen üyeliğe kabul edildiklerine ilişkin bir delil sunulmadığından, mahkemenin üyeliğin devam ettiğine ilişkin kabulü yerinde değildir. Kooperatif ortağı olmayan kişiler hakkında, kooperatif genel kurulunca karar alınamayacağı gibi, ortak olmayan kişiler aleyhine alınmış olan kararların bağlayıcı olduğu da kabul edilemez. Diğer yandan, genel kurulun iptalini isteyebilmek için kooperatif üyesi olmak dava koşulu olduğundan, davacıların aktif dava ehliyeti bulunmadığından genel kurulların iptali talebine ilişkin davanın bu nedenle reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından, kararın bu nedenle bozulması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde bozulmuş ise de, katılma yoluyla karar düzeltme isteminde bulunan davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 15.03.2012 tarih 2011/3477 Esas, 2012/2003 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının yukarıdaki gerekçeyle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    b- Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) no"lu bendin (a) alt bendinde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 15.03.2012 tarih 2012/3477 Esas, 2012/2003 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının yukarıdaki gerekçelerle davalı yararına BOZULMASINA, (2) no"lu bendin (b) alt bendine göre davalı vekilinin diğer karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınması gereken karar düzeltme harcı davacılar tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, 04.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi