Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/2841
Karar No: 2008/4334
Karar Tarihi: 26.09.2008

Hak Düşürücü Süre - Husumet - Tasarrufun İptali Davası - Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2008/2841 Esas 2008/4334 Karar Sayılı İlamı

 

 

17. Hukuk Dairesi 2008/2841 E., 2008/4334 K.

17. Hukuk Dairesi 2008/2841 E., 2008/4334 K.

  • HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
  • HUSUMET
  • TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

 

  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 278 ]
  • 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 284 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, borçlu muris Mehmet"in terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasçıları tarafından mirasının reddedildiğini, terekenin tasfiye işlemlerinin halen İzmir Onbirinci İflas Müdürlüğü"nün 2006/1 iflas dosyası ile sürdürüldüğünü, 06.10.2006 tarihli 3. alacaklılar toplantısında müvekkili bankaya tasarrufun iptali davası açması için yetki verildiğini, muris-müflis Mehmet"in alacaklısından mal kaçırmak amacıyla İzmir Konak Akdeniz Mahallesi 956 ada 29 parselde kayıtlı 60/600 arsa paylı bodrum katı dahil 9 katlı binanın 1, 2, 3, 4, 5, 6 ve 7. katlarındaki 1, 2, 3, 4, 5, 6 ve 7 nolu işyerlerinin 1/4 hissesini 30.01.2002 tarihinde düşük bedelle kardeşleri olan davalılara sattığını belirterek devir işleminin iptalini ve cebri icra yetkisi verilmesini talep etmiştir.

Davalılar vekili, davanın İİK"nın 278. maddesinde öngörülen 2 yıllık süre içinde açılmadığını, taşınmazlar için 51.785.00 YTL ödendiğini, İflas Müdürlüğü tarafından tasfiye işlemleri kapsamında murisin diğer taşınmazları için ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, bilirkişi tarafından tespit edilen değerlerin gerçek değeri yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, tasarruf tarihi ile icra takibi veya iflas tarihi arasında iki yıllık yasal süre geçmiş olduğu düşüncesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece davanın İİK"nın 278. maddesindeki süre geçtikten sonra açıldığı düşüncesi ile reddine karar verilmiş ise de, toplanan deliller hükme yeterli değildir. Davacı taraf, ölen borçlu Mehmet"in icra takibinden mal kaçırmak amacıyla taşınmazlarını kardeşleri olan diğer davalılara sattığı iddiası ile dava açmıştır. Tasarruf tarihinden aciz vesikası veya borçlunun iflasının gerçekleştiği tarihe kadar 2 yıllık sürenin bir an için geçtiği düşünülse bile, İİK"nın 284. maddesinde düzenlenen 5 yıllık hak düşürücü sürenin gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmalıdır. Keza, borçlunun alacaklılarına zarar verme kastıyla hareket edip etmediği araştırılmalıdır. Ayrıca tasarrufun iptali davaları, borçlu ile birlikte tasarrufun karşı tarafı olan kişiler aleyhine birlikte açılıtnalıdır (ÜK"nın 282. maddesi). Somut olayda davacı banka borçlu hakkında dava açmamış, sadece tasarrufun karşı tarafı A.Emin ve Esin"i dava etmiştir. Bu durumda borçlunun veya borçlunun ölmüş olması halinde tereke terrisilciliğinin (yetkili tasfiye memurluğunun) davaya dahil edilmesi gerekir. Ekdik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir. Bahsedilen eksiklikler ikmal edilmeli, tarafların delilleri toplanmalı, varılan sonuca göre hüküm kurulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itiraflarının kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 26.09.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi