22. Hukuk Dairesi 2015/2372 E. , 2016/10169 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret, yılılk izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davalıya ait işyerinde altişverenlerin işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, tazminat ve alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, genel tatii ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalılardan dan tahsilini istemiştir.
Davalı Bakanlık vekili, husumet itirazında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, zamanaşımı def"inde bulunarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dosya içeriği ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde taraflar temyiz etmiştir.
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, davacı tanıklarının beyanlarının ortalamasına göre,davacının, 08.00-19.30 saatleri arasında onbirbuçuk saat çalıştığı, birbuçuk saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günlük on saat, haftalık altı gün çalışılan haftalarda altmış saat çalıştığı, onbeş saat fazla çalışma yaptığı, haftalık beş gün çalıştığı haftalarda elli saat çalıştığı, beş saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ise de, davalı işyeri kamu işyeridir. Bir kısım imzalı ve imzasız puantaj kayıtlarının aksi eşdeğer belgelerle ispat edilememiştir. Davacı tarafından bir dönem için sunulan işe giriş çıkış tarihini gösteren belgelerde ise mesai saatleri 07.00-17.00 saatleri arası olarak gösterilmiştir. Davacı tanıkları ise davacının işe başlama ve işin bitme saatleri ile ilgili birbirlerini doğrulayacak ve tereddüde yer vermeyecek şekilde beyanda bulunmamışlardır. Bu durumda, yazılı belgeler dikkate alınarak günlük çalışma süresinin belirlenmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Öte yandan, davacının ... kayıtlarında çalışmasının görülmediği 31.07.2012-05.09.2012 tarihleri arasındaki dönemde, davalı ... ait işyerinde çalıştığına dair işverence düzenmiş işe giriş çıkış saatlerini gösteren belgeler bulunmaktadır. Bu dönemde, fiili çalışma davacı tanıklarıncada doğrulanmıştır. Bu durumda, davacının, belirtilen bu dönemdede davalıya ait işyerinde çalıştığı kabul edilerek, bu dönemde ücretin ödenip ödenmediğide araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.