23. Hukuk Dairesi 2012/5383 E. , 2012/7114 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili,müvekkillerinin murisleri..."ın davalı kooperatifin 133 numaralı ortaklık hissesine sahip olduğunu, murisleri öldükten sonra uzun yıllar bu ortaklığa bağlı sıra işletildiğini, buna ilişkin hesap özetlerinin olduğunu, müvekkillerinin kooperatif yönetimince muris... adına olan üyeliğin terkin edildiğini haricen öğrendiklerini, yapılan işlemin ve gerekçesinin mirasçılara herhangi bir şekilde tebliğ edilmediğini ileri sürerek, murislerinin üyelikten çıkarılmasına yönelik kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ölen ortağın kanuni mirasçılarının üç ay içinde temsilci tayin etmek suretiyle kooperatife bildirimde bulunmadıklarını, bu haliyle kooperatif üyeliğinden kaynaklanan herhangi bir alacak hak ve talep yetkileri kalmadığını, müvekkili kooperatife üye olan ve ölüm sebebi ile üyeliği uzunca bir süre bekletildikten sonra sona erdirilen müteveffa ...ın 1983 tarihinde vefat ettiğini, kooperatif anasözleşmesinin 15. maddesi gereğince ölüm halinde tasfiyeye konu hak ve alacakların beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olup,sürenin geçmiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; muris..."ın 1983 yılında öldüğü, ortağın ölümü ile ortaklık sıfatının sona ereceği, ancak kooperatif anasözleşmesinde ortağın mirasçılarının kooperatifte ortak olarak kalmalarının sağlanabi- leceğinin hükme bağlanmış olduğu, ... mirasçıları tarafından ölümden sonra üç ay içerisinde temsilci tayin edilerek kooperatife bildirilmediği, kooperatifin de 24.04.2005 tarihinde 133 nolu üyenin üyeliğine son verdiği, kooperatifçe verilen kararın ihraç kararı olmadığı, dolayısıyla 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 16. maddesindeki usule göre değil, 14. maddesindeki atıfla anasözleşmenin 16.maddesine göre işlem yapılması gerektiği, ayrıca anasözleşmenin 15. maddesinde öngörülen beş yıllık zamanaşımı süresinin de dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacılar murisinin kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Davalı kooperatifin 24.04.2005 tarihli genel kurul toplantısında muris... mirasçıları tarafından 31.07.2005 tarihine kadar başvurulup temsilci tayin etmemeleri halinde kooperatifteki üyeliklerinin feshedileceğine karar verilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve kooperatif anasözleşmesi hükümlerine göre, kural olarak ortakların tümünü ilgilendiren konularda alınan genel kurul kararları tebliğe ihtiyaç göstermeden genel kurula katılan ve katılmayan bütün ortakları bağlar. Ortaklardan sadece bir kısmı hakkında şahsi nitelik taşıyan kararların ise tebliği gerekmektedir. Somut olayda, anılan genel kurul kararı davacıların şahsı ile ilgili olup başvuru için 31.05.2007 tarihine kadar süre verildiği de dikkate alındığında bu kararın ...mirasçılarına tebliğinin gerektiği kuşkusuzdur.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 14. maddesinin 1. ve 2. fıkrasında "Ortağın ölümü ile ortaklık sıfatı sona erer. Anasözleşmede gösterilecek şartlarla, ölen ortağın mirasçılarının kooperatifte ortak olarak kalmaları sağlanabilir." hükmüne; kooperatif anasözleşmesinin 16.maddesinde ise "Ölen ortağın kanuni mirasçılarının üç ay içinde temsilci tayin ederek kooperatife bildirmeleri halinde, ortaklık hak ve yükümlülükleri kanuni mirasçıları lehine devam eder. Mirasçıların temsilci tayin etmemeleri veya ortaklığa devam etmek istememeleri halinde, ölen ortağın alacak ve borçları 15. madde hükümlerine göre tasfiye edilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, anılan yasa ve anasözleşme hükümleri ile getirilen düzenlemenin amacı ve özü gözetildiğinde ölen ortağın mirasçıları ortaklığa devam edip etmeyecekleri konusunda uyarılmaları gerektiğinden, mirasçıların kendiliklerinden harekete geçmedikleri gerekçesiyle, ortaklık sıfatının düştüğü kabul edilemez. Mahkemece davalı kooperatifçe mirasçılara başvuru için yeni bir süre tanıyan söz konusu genel kurul kararının usulünce mirasçılara tebliğ edilmediği ve esasen aksi yönde bir savunma da yapılmadığı gözönünde bulundurulup davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.