15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/15683 Karar No: 2017/9832 Karar Tarihi: 24.04.2017
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/15683 Esas 2017/9832 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/15683 E. , 2017/9832 K.
"İçtihat Metni"
Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şüpheliler Yüksel Kantar ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/06/2015 tarihli ve 2015/20510 soruşturma, 2015/57307 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 23/08/2016 tarihli ve 2016/2950 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25/01/2017 gün ve 94660652-105-34-13737-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası ... Cumhuriyet Başsavcılığının 03/02/2017 gün ve 2017/7429 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda re’sen soruşturma ilkesi gereğince Cumhuriyet Savcılığınca, müştekinin şikayet dilekçesinde belirttiği hususların araştırılarak, İstanbul 22. İcra Müdürlüğünün 2013/12723 esas, İstanbul Anadolu 13. İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/383 esas sayılı dosyaları getirtilip incelenerek, gerekiyorsa bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, şüphelilerin ifadelerine dahi başvurulmaksızın, müşteki vekilinin delillerini ibraz etmediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğinin anlaşılması karşısında, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23.08.2016 tarih ve 2016/2950 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 24.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.