Esas No: 2022/2005
Karar No: 2022/6068
Karar Tarihi: 04.07.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/2005 Esas 2022/6068 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/2005 E. , 2022/6068 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs suçunun nitelikli hâli
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bergama Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.05.2021 tarihli ve 2020/101 Esas, 2021/209 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kasten öldürmeye teşebbüs suçunun nitelikli hâlinden 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 35 inci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 20 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba karar verilmiştir.
2. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.09.2021 tarihli ve 2021/2272 Esas, 2021/1827 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafii ile Cumhuriyet savcısının istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri;
1. Sanığın öldürme kastıyla hareket etmediğine,
2. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca teşebbüs indiriminin üst hadden belirlenmesi gerektiğine,
3. Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim nedeni uygulanması gerektiğine,İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Katılan ile sanığın olay tarihinde evli oldukları, aralarında boşanma davası olduğu ve ayrı yaşadıkları, olay günü katılan sahilde yürüyüş yaptığı esnada sanığın, katılanın önünü kestiği ve konuşmak istediğini belirttiği, katılanın bu isteği geri çevirmesi sonucunda tartışmaya başladıkları, sanığın yanında bulunan tabancayı çıkararak katılanın göğüs kafesine doğrulttuğu ve tetiğe bastığı, tabancanın ilk iki denemede ateş almadığı ve üçüncü denemede ateşlediği, katılanın dizleri üzerine çöküp yarasını tuttuğu esnada sanığın ikinci defa ateş ederek bu sefer de sol omuz arkasından katılanı vurduğu, son olarak ise silahı katılanın başına dayayıp tetiğe bastığı ancak tabancanın tekrar tutukluk yaptığı, sanığın tekrar tabancayı kurmaya çalışırken, tanık ...'in sözlü olarak müdahale etmesi neticesinde eylemine devam etmeyerek silahı bırakıp bir kenara oturduğu, cebinden çıkardığı telefon ile uğraşmakta iken polisler tarafından müdahale edilerek etkisiz hâle getirildiği, sanığın eylemi neticesinde katılanın, isabet eden 2 ateşli silah yaralanması nedeniyle sol omuz arkasından vücuda girerek hemopnömotoraksa neden olan ve karın sağ üst kadrandan vücuda girerek kolon perforasyonu ve sağ iliak kanatta kırığa neden olan ateşli silah yaralanmalarının her biri yönünden ayrı ayrı hayati tehlike geçirdiği ve vücudunda, hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (4) derecede kemik kırığı meydana geldiği anlaşılmıştır. Katılanın istikrarlı beyanları, 19.01.2020 tarihli Dikili Devlet Hastanesi tarafından hazırlanan adlî muayene raporu, Adli Tıp Kurumu ... Grup Başkanlığı tarafından tanzim olunan 22.10.2020 tarihli raporların katılanın beyanlarını desteklemesi, tanıklar ...., ... ve ....'nin sanığın katılana ateş ettiğine ilişkin beyanları, sanığın aşamalarda katılana ateş ettiğine ilişkin ikrarları ve katılanın, yaralanmasına ilişkin hakkında düzenlenen adli rapordan anlaşılacağı üzere yaşamını tehlikeye sokacak şekilde birden fazla yerinden yaralanması, tanık beyanları doğrultusunda sanığın kullanmış olduğu silahın tutukluk yaptığının sabit olması, sanığın ısrarla eylemine devam etmeye çalışması, sanığın eylemine kendiliğinden son vermeyip olay yerinin etrafının kalabalıklaşmaya başlamasının ardından tanık ...'in sanığı ikna etmeye çalışması sonucu son vermesi, kullanmış olduğu silahın öldürmeye elverişli olması ve hayati bölgeler hedef gözetilerek birden fazla kez kullanılmış olması, evli olan sanık ve katılan arasında boşanma aşamasında ayrı yaşadıkları dönem içerisinde 06.10.2019 ve 10.11.2019 tarihlerinde tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarına konu olaylardan dolayı soruşturma yapılması, katılanın 6284 sayılı Kanun kapsamında sanığa yönelik koruma kararı için başvurması ve koruma kararı verilmesi, sanığın verilen koruma kararını ihlal etmesi nedeniyle 08.01.2020 - 11.01.2020 tarihleri arasında 3 gün tazyik hapsi ile cezalandırılmış olması ve sanığın telefon incelemesinde katılan ile mesajlaşmaları doğrultusunda sanık ve katılan arasında boşanmadan kaynaklı husumet bulunduğunun anlaşılması, sanığın ısrarlı şekilde katılan ile barışmak istemesi ve bu isteğinin katılan tarafından reddedilmesi karşısında sanığın kastının yaralama olmadığı, katılanı öldürmeye teşebbüs ettiğinin kabulü ile buna göre uygulama yapıldığı belirlenmiştir.
2. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı ... Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan 22.10.2020 tarihli; "Katılan ... 'un vücudunda 2 adet ateşli silah giriş yarası tariflenmiş olup her bir yaralanması ayrı ayrı değerlendirildiğinde;
A- Sol omuz arkasından vücuda girerek hemopnömotoraksa neden olan ateşli silah yaralanmasının;
1- Kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu,
2- Kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı,
3- Vücudunda kemik kırığına neden olmadığı,
B- Karın sağ üst kadrandan vücuda girerek kolon perforasyonu ve sağ iliak kanatta kırığa neden olan ateşli silah yaralanmasının;
1- Kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu,
2- Kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı,
3- Vücudundaki kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisi Hafif (1), Orta (2-3) ve Ağır (4-5-6) olarak sınıflandırıldığında; şahısta saptanan kırığın hayat fonksiyonlarını ağır (4) derecede etkileyecek nitelikte olduğu"
Görüşünü içerir adlî muayene raporu dava dosyasında mevcuttur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
A. Suç Vasfı Yönünden
Sanığın eylemi neticesinde katılanın, isabet eden 2 ateşli silah yaralanması nedeniyle sol omuz arkasından vücuda girerek hemopnömotoraksa neden olan ve karın sağ üst kadrandan vücuda girerek kolon perforasyonu ve sağ iliak kanatta kırığa neden olan ateşli silah yaralanmalarının her biri yönünden ayrı ayrı hayati tehlike geçirdiği ve vücudunda, hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (4) derecede kemik kırığı meydana geldiği anlaşılmıştır. Katılanın istikrarlı beyanları, 19.01.2020 tarihli Dikili Devlet Hastanesi tarafından hazırlanan adlî muayene raporu, Adli Tıp Kurumu ... Grup Başkanlığı tarafından tanzim olunan 22.10.2020 tarihli raporların katılanın beyanlarını desteklemesi, tanıklar ..., .... ve ....'nin sanığın katılana ateş ettiğine ilişkin beyanları, sanığın aşamalarda katılana ateş ettiğine ilişkin ikrarları ve katılanın, yaralanmasına ilişkin hakkında düzenlenen adli rapordan anlaşılacağı üzere yaşamını tehlikeye sokacak şekilde birden fazla yerinden yaralanması, tanık beyanları doğrultusunda sanığın kullanmış olduğu silahın tutukluk yaptığının sabit olması, sanığın ısrarla eylemine devam etmeye çalışması, sanığın eylemine kendiliğinden son vermeyip olay yerinin etrafının kalabalıklaşmaya başlamasının ardından tanık ...'in sanığı ikna etmeye çalışması sonucu son vermesi, kullanmış olduğu silahın öldürmeye elverişli olması ve hayati bölgeler hedef gözetilerek birden fazla kez kullanılmış olması, evli olan sanık ve katılan arasında boşanma aşamasında ayrı yaşadıkları dönem içerisinde 06.10.2019 ve 10.11.2019 tarihlerinde tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarına konu olaylardan dolayı soruşturma yapılması, katılanın 6284 sayılı Kanun kapsamında sanığa yönelik koruma kararı için başvurması ve koruma kararı verilmesi, sanığın verilen koruma kararını ihlal etmesi nedeniyle 08.01.2020 - 11.01.2020 tarihleri arasında 3 gün tazyik hapsi ile cezalandırılmış olması ve sanığın telefon incelemesinde katılan ile mesajlaşmaları doğrultusunda sanık ve katılan arasında boşanmadan kaynaklı husumet bulunduğunun anlaşılması, sanığın ısrarlı şekilde katılan ile barışmak istemesi ve bu isteğinin katılan tarafından reddedilmesi karşısında sanığın kastının yaralama olmadığı, katılanı öldürmeye teşebbüs ettiğinin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Teşebbüs İndirimi Yönünden
Sanık hakkında hüküm kurulurken sanığın eylemin neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmalar ile eylemin son bulduğu aşama karşısında meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı nazara alınarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası için onüç yıldan yirmi yıla kadar ceza indirimi öngören 5237 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca takdir edilen ceza miktarında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
C. Takdiri İndirim Nedeni Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında takdiri indirim nedeni uygulanmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirildiği ve "Sanığın davaya konu olaya yansıyan kişilik özellikleri, katılan ile aralarında daha önceden açılan kasten yaralama suçuna ilişkin dosyanın bulunması ve cezanın caydırıcılığı dikkate alınarak..." şeklindeki yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeye istinaden sanık hakkında takdiri indirim nedeni uygulanmamasına karar verildiği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.09.2021 tarihli ve 2021/2272 Esas, 2021/1827 Karar sayılı kararında, sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bergama Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,04.07.2022 tarihinde karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.