9. Hukuk Dairesi 2015/9192 E. , 2015/18134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışırken iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsilini, istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının işe devam etmemesi üzerine iş akdinin sona erdiğini, kıdem ve ihbar tazminatı talep etme hakkının olmadığını, talep edebileceği diğer işçilik alacaklarının da kendisine ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalıya bağlı güvenlik elemanı olarak Sakarya Simtaş Boru Fabrikası projesinde çalıştığı, iş aktinin davalı işveren tarafından fesh edildiği, kıdem ve ihbar tazminatı alacağı bulunduğu ayrıca fazla çalışma ve genel tatil tatil ücreti alacaklısı da olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda taktiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır (Yargıtay 9.HD. 11.2.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K; Yargıtay, 9.HD. 18.7.2008 gün 2007/25857 E, 2008/20636 K.). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut olayda, davacının fazla çalışma alacaklısı olduğu kabul edilmiştir.
Mahkemece fazla çalışma alacağının tanıklarla ispat edildiği belirtilip alacakdan takdiri indirim yapılmış ise de, davacının iddia ettiği çalışma saatleri davalı tarafça kabul edildiği gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplama dosyada mevcut işyeri kayıtlarına göre yapılmıştır. Bu halde takdirim indirim yapılması hatalıdır.
3- Davacı dava dilekçesinde 2000 TL kıdem tazminatı istemiş olup, bilirkişi raporunda davacının kıdem tazminatı alacağı brüt 1.769,15 TL olarak hesaplanmış, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu miktarın 1.707 TL sinin dava açıldıktan sonra ödenmesi sebebi ile mahsup işlemi yapılarak karar verilmiştir. Bu durumda 1707 TL lik kısım dava acıldıktan sonra yapılan ödeme nedeniyle hüküm altına alınmadığı için davalı yararına belirlenen vekalet ücreti hesabında dikkate alınamalıdır. Mahkemece bu hususun gözden kaçırılması da hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.