Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/17807 Esas 2016/12765 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Müşteki kolluk tarafından alınan 29.06.2008 tarihli ifadesi sırasında, 28.06.2008 günü işyerinin kapılarını kilitleyerek gittiğini, ertesi gün akşam üzeri kolluk görevlilerinin kendisini araması üzerine işyerinden hırsızlık yapıldığını öğrendiğini beyan ettiği, suça sürüklenen çocukların aşamalarda özetle 29.06.2008 günü saat 17.00 sıralarında birlikte yürürlerken hurdacıdan bir çocuğun kablo aldığını gördüklerini, 10,00 TL verip satın aldıklarını, suçlamaları kabul etmediklerini beyan ettikleri, suça sürüklenen çocuk ..."ın yakalandığı ana ilişkin 29.06.2008 tarihli yakalama tutanağının saat 17.00 sıralarında tanzim edildiği, olay anını gören veya duyan kimsenin bulunmadığı, UYAP kayıtlarına göre suç tarihinde güneşin saat 05.42"de doğduğu ve 20.40"da battığı, TCK nın 6/1-e maddesi uyarınca olay günü saat 21.40"dan 04.42"ye kadar olan zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiği, eylemin hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği gündüz işlendiğinin kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçlarının TCK"nın 6/1-e maddesi tanımlaması uyarınca gündüz sayılan zaman diliminde işlendiği değerlendirilmekle, suça sürüklenen çocuklara atılı TCK"nın 142/1-b, 116/2 maddeleri kapsamında kalan hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçları için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre; 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen 4 yıllık zamanaşımının ilk hüküm tarihi olan 24.12.2009 tarihinden inceleme konusu hükmün verildiği 17.05.2016 tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafilerinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 05.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.