Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 67; 765 sayılı TCK’nın 59; 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda, Yozgat Ağır Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2010 tarih, 2010/60-2010/45 sayılı ilamıyla, sanığın 16/12/2003 tarihinde işlediği sabit görülen 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan 2863 sayılı Kanunun 67, 765 sayılı TCK"nın 59/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis, 285 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 06/05/2010 tarihinde kesinleştiği ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başladığı, daha sonra, sanığın, 2012 yılının şubat-mart aylarında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işlediği sabit görülerek hakkında Gündoğmuş Asliye Ceza Mahkemesinin 03/12/2014 tarih, 2013/173-2014/141 sayılı ilamıyla mahkumiyet kararı verildiği ve anılan kararın 02/04/2015 tarihinde kesinleşmesine müteakip, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının değerlendirilmesi için yapılan ihbar üzerine, Yozgat Ağır Ceza Mahkemesince, dosya yeniden ele alınıp, duruşma açılarak, 20/10/2015 tarihinde sanığın mahkumiyetine karar verildiği görülmekle;
Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihi olan 06/05/2010 tarihinden itibaren denetim süresi içinde verilen mahkumiyet kararına konu ikinci suçun işlendiği 2012 yılının şubat-mart aylarına kadar CMK"nın 231/8. maddesi gereğince dava zamanaşımının durduğu, bu sürenin eklenmesi halinde suç tarihi ile inceleme tarihi arasında sanığın lehine olan 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2 maddesinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi
uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 20/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.