18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/33359 Karar No: 2016/662 Karar Tarihi: 18.01.2016
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/33359 Esas 2016/662 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/33359 E. , 2016/662 K. "İçtihat Metni"
KARAR Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 123/1 ve 43/2. maddeleri uyarınca 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun"un 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair Ayvalık Sulh Ceza Mahkemesinin 06/12/2013 tarihli ve 2013/235 esas, 2013/739 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 18.09.2015 tarih ve 294137 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi: İstem yazısında “Sanığa atılı 5237 sayılı Kanun"un 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun, değişik zamanlarda birden çok kez telefonla mesaj çekerek rahatsız etmek şeklinde işlenmesi halinde de eylemin tek suç olacağı, iddianamedeki anlatıma göre, müşteki Filiz Günaydın"a karşı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava da bulunmadığı gözetilmeden, aynı Kanun"un 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeksizin, uygulama yeri bulunmayan 5237 sayılı Kanun"un 43/1. maddesi uyarınca cezada artırım yapılarak sanığa fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmemiştir.” denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun niteliği gereği zincirleme suç hükmünün uygulanamayacağı ayrıca hükümde her ne kadar sanığın bu suçu müştekiler Hakan ve Filiz"e karşı işlediğinden bahisle TCK"nın 43/2. maddesi uygulanmış ise de, iddianamenin anlatım kısmında sanığın, müşteki Filiz"e karşı kişilerin huzur ve sükununu bozduğuna ilişkin bir fiilin açıklanmaması ve müşteki Filiz"e yönelik bu suçtan dava açılmaması karşısında, "Fail ve Fiilde Bağlılık Kuralı"na aykırı olarak uygulama yapılıp, iddianamede tanımlanmayan eylemden hüküm kurmak suretiyle, CMK"nın 225. maddesine uyulmaması ve yerinde olmayan gerekçeyle TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza belirlenmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Sonuç ve Karar: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1-Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan sanık ... hakkında, Ayvalık Sulh Ceza Mahkemesi"nin 06/12/2013 tarihli ve 2013/235 esas, 2013/739 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2-Karardaki hukuka aykırılık aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrasına göre, sanığa daha hafif bir cezanın verilmesini gerektirmekle, TCK’nın 123/1. maddesi uyarınca, sanığın 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, infazın bu miktar üzerinden yapılmasına, 3- Hükmün diğer kısımlarının olduğu gibi bırakılmasına, 18.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.