Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/2408 Esas 2013/20283 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2408
Karar No: 2013/20283
Karar Tarihi: 19.12.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/2408 Esas 2013/20283 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2013/2408 E.  ,  2013/20283 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/07/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 13/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, dava dışı resmi nikâhlı eşinin, davalı ile kendisini aldattığını, davalının eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının davaya konu haksız eylem nedeniyle manevi zarara uğradığı kabul edilmekle birlikte, davacı ile dava dışı eş arasında görülüp karara bağlanan boşanma dosyasında, davacı yararına manevi tazminata hükmedildiği, davacının manevi tazminat hakkını müteselsil sorumlu olan kişilerden birisi (eşi) hakkında kullandığı ve isteminin hüküm altına alındığı, bu nedenle davacının davalıdan tazminat alma hakkı bulunmadığı belirtilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; davacı ile dava dışı eşin, ....Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nin 2010/51 Esas sayılı boşanma davası ile boşanmalarına ve dava dışı eşin, davacı tarafa sadakatsiz davranmış olması nedeni ile 1.500,00 TL manevi tazminat ödemesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Davalının, davacının resmi nikâhlı eşi ile evli olduğu süre içinde duygusal birliktelik kurduğu, eşin davacıya karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, davalının da eşin eylemine bilerek iştirak etmek sureti ile davacının zarar görmesine neden olduğu mahkemenin de kabulündedir.
    BK"nın 50 ve 51. maddelerinde haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda zarar görenin dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden, birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahip bulunduğu düzenleme altına alınmıştır. Aynı hüküm 6098 sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu’nun 61. maddesinde de tekrar edilmiştir.
    Dava dışı eşin, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi nedeni ile boşanma davasında manevi tazminat ödemeye mahkûm edildiği gözetildiğinde; konusu ve hukuki sebebi aynı olan eldeki davada, diğer müteselsil sorumlu davalı aleyhine de uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmeli; ancak tazminatın, boşanma davasında hüküm altına alınan tazminat ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ödetilmesi gerektiği kararda belirtilmelidir. Açıklanan nedenle istemin tümden reddi doğru olmadığından, kararın bozulması gerekmiştir.

    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/12/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.