3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5253 Karar No: 2017/13616 Karar Tarihi: 10.10.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5253 Esas 2017/13616 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/5253 E. , 2017/13616 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının kiralananda imara aykırı tadilatlar yaptığını, davalıya gönderilen ihtarnamelerin sonuçsuz kaldığını belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, duruşma açılmasını gerektirir bir durum görülmediği belirtilerek dosya üzerinden inceleme yapılarak, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) 6100 sayılı ...nun 320/1 maddesinde: "Mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir." hükmü öngörülmüştür. ...nun 320/1 maddesinde düzenlenen, mahkeme, mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar verir hükmü yorumlanırken öncelikle belirtmek gerekir ki anılan maddeye göre duruşma yapmadan karar verilebilmesi için hukuken bunun mümkün olması gerekir. Başka bir anlatımla ancak hukukun cevaz verdiği “ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz vb gibi” veya İİK.nun 17-18 maddelerinde öngörülen şikayet davalarında olduğu gibi Kanunun duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime takdir hakkı tanıdığı hallerde dosya üzerinden karar verilebilir. Kanunun açıkça duruşma açılarak yargılama yapılmasını emrettiği durumlarda dosya üzerinden karar verilemez. Bilindiği üzere ...nun hukuki dinlenilme başlıklı 27.maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi haklarıyla bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda Hakim, Kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için Kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Hukuki dinlenme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadan hüküm verilememesi, Anayasa"nın 36. maddesiyle düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin, doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının da en önemli unsurudur. Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasası"nın 36. maddesi ile 6100 sayılı ...nun 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, mahkemece davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmediği için hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Yukarıda açıklanan ilkeler gereğince davada, tarafların hukuki dinlenilme hakkını kısıtlayacak şekilde duruşma açılmaksızın sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.