MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere


Gereği görüşülüp düşünüldü:

Sanık ... müdafiinin sanık hakkında kurulan hükmü 29.02.2016 tarihinde temyiz ettiği ancak sanık ..."ın 25.03.2016 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği, tebliğnamede ismi bulunan sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik de temyiz istemi bulunmadığı anlaşılmakla; sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik Cumhuriyet Savcısının temyiz istemi ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde sanık ... ile hakkında ülkeye silah sokma suçundan beraat kararı verilen ... ile 2 bayanın Suriye topraklarından yasadışı yollarla Türkiye"ye geçiş yaptığı sırada hudut hattı nöbetçileri ile hudut karakolu kule nöbetçileri tarafından tespit edildikleri, şahısların görevlilerin dur ikazına uymayarak kaçtığı, uyarı atışı ile şahısların durdurulduğu ve sanık ..."ın üzerinde bulunan çanta içerisinde 1 adet vahim nitelikte makineli tabanca ile 1 adet yarı otomatik tabancanın ele geçtiği, sanığın savunmasında Suriye"de Sakar isimli bir şahsın çantayı kendisine verdiğini ve Türkiye"de bir şahsın poşeti alacağını söylediğini, bunun karşılığında 10.000 Suriye parası verdiğini beyan ettiği olayda; içerisinde 2 adet tabanca bulunan çantayı üzerinde taşıyan ve çantayı Türkiye sınırından geçirmek için de para alan sanığın, çanta içerisinde silah olduğunu bilmediğine yönelik savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmakla, mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, ülkeye izinsiz olarak 2 adet silah sokan sanık hakkında TCK.nun 3. ve 61. maddeleri uyarınca alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.

Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre Cumhuriyet Savcısının, suçun unsurlarının oluşmadığına, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün (ONANMASINA), 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.