
Esas No: 2016/11815
Karar No: 2019/975
Karar Tarihi: 13.02.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/11815 Esas 2019/975 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 111 ada 19 parsel sayılı 2314,99 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tesbit edilmiştir.
Davacı ..., kadastro tesbitinin iptali ile taşınmazın mera olarak sınırlandırılması talebiyle dava açmıştır.
Mahkemece davanın reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii, 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesi sonrasında Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25/06/2014 tarih 2014/3194-2014/6873 E.K. sayılı bozma kararında özetle; "Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hükme yeterli değildir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın sınırında 101 ada ... parsel sayılı ... parseli bulunduğu halde, ... araştırması yapılmamış, mera iddiası bulunduğu halde, komşu köyden tanık ve yerel bilirkişi dinlemek suretiyle yöntemine uygun mera araştırması yapılmamış, zilyedlik tanıkları dinlenmemiş, kadastro tespit bilirkişileri ve yerel bilirkişiler dinlenmek suretiyle karar verilmiş, komşu parseller davalı olduğu halde, dava sonuçları araştırılmamış, ziraat uzmanı tarafından taşınmazda muhtelif ardıç ağaçları bulunduğu açıklanmış ise de; ağaçların sayısı, yaşı, taşınmazdaki dağılımı belirtilmemiştir. Bu sebeplerle; mahkemece, yöreye ait en eski tarihli ve 1980’li yıllara ait memleket haritaları, hava fotoğrafları ve amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı (... ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman serbest ... mühendisleri arasından seçilecek bir ... yüksek mühendisi; bulunamaması halinde, ... mühendisi, bir harita mühendisi; bulunamaması halinde bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, yukarıda belirtilen resmi belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, öncesinin ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; fen ve ... bilirkişilere, orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ölçeğine bilgisayar ortamında (... veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmaz hâkim tarafından gözlemlenmeli, taşınmaz üzerindeki ağaçların cinsi, sayısı, yaşı, toplu mu dağınık mı bulundukları konusu ayrıntılı olarak keşif tutanağına yazılmalı ve bu konularda bilirkişilerden de ayrıntılı rapor alınmalı, komşu parsellerin dava dosyalarının sonuçları araştırılmalı, komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişiler aracılığıyla kadimden beri mera olarak kullanılıp kullanılmadığı sorulup saptanmalı (tahsisli mera bulunmadığı bildirilmiştir.) taşınmazın mera ya da ... olmadığı anlaşıldığı takdirde, öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak sorulmalı, 3402 sayılı Kanunun 14/.... maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin 3/7/2005 gün ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 2. fıkrası hükümlerine göre yapılacağı düşünülerek, davalılar ile eklemeli zilyetler yönünden aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, dava konusu taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi olup olmadığı konusunda (5403 sayılı Kanunun 3/j maddesi hükmüne göre, sulu tarım arazisi: tarım yapılan bitkilerin büyüme devresinde ihtiyaç duyduğu suyun, su kaynağından alınarak yeterli miktarda ve kontrollü bir şekilde karşılandığı araziler olarak açıklandığından) ziraat mühendisinden rapor alınmalı, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir." gereğine değinilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı sonrası mahkemece davanın kabulüne; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... mevkii 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline kaydına şeklinde karar verilmiş hüküm; davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Yörede 3402 sayılı Kanunun .... maddesine göre yapılan ... kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.