Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14123
Karar No: 2017/8638
Karar Tarihi: 05.12.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/14123 Esas 2017/8638 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/14123 E.  ,  2017/8638 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi:İş Mahkemesi

    Dava, ödeme emri iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 25.06.2014 tarih 9427638 sayı 2009/12638 takip sayılı dosyasında takip edilen borcun 2008/4 ila 12. ay dönemlerine ait prim borcu olduğu, davalı Kurum"un borcun tahsili ile ilgili olarak öncelikle dava dışı şirkete ve şirket ortağı olan ... Aparat Mak. San. ve Tic. Paz. Ltd. Şti."ne takip başlatıp başlatmadığı ve alacağın semeresiz kalıp kalmadığına ilişkin bir araştırma yapılmadığı, 05.02.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"ne göre dava dışı borçlu...Tasarım Talaşlı İmalat Makine San. Tic. Ltd. Şti."nin % 50"şer hisse oranlarıyla ... ve ... Kalıp Aparat Mak. San. ve Tic. Paz. Ltd. Şti."nin ortakları olduğu, ... 2. Noterliği"nin 19/01/2007 tarih ve 01224 yevmiye sayısıyla tasdikli ana sözleşmesine göre, ilk 5 yıllık sürede ... ve şirket ortağı ... Kalıp Aparat Mak. San. ve Tic. Paz. Ltd. Şti."nin ortağı olan ..."in münferit imzalarıyla şirketin temsil ve ilzam olunacağı, 09.08.2009 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"ne göre... 8. Noterliği"nin 23.06.2009 tarih 9822 yevmiye sayılı hisse devir sözleşmesiyle ...Ltd. Şti."nin, borçlu ... Ltd. Şti. ortaklığından ayrıldığı, davacının ... Ltd. Şti. ortağı olduğu ancak, mezkur şirketteki hisse durumunun Ticaret Sicil bilgilerinden araştırılmadığı anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanaklarını oluşturan, 506 sayılı Yasa’nın 80/12. maddesinde; sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşlarının tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkililerinin Kurum"a karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, 5510 sayılı Yasa"nın 88. maddesinde de Kurum"un sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanun"da belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin Kurum"a karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları bildirilmiştir.
    Öte yandan, 6183 sayılı Yasa"nın 35. maddesinde de, (Değişik madde: 22.07.1998 - 4369/21. m. ) limited şirket ortakları ( Değişik ibare: 04.06.2008 - 5766 S.K./3. m. ) şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar. (Ek fıkra: 04.06.2008 - 5766 S.K./3. m.) Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur. (Ek fıkra: 04.06.2008 - 5766 S.K./3. m.) Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.Bir sermaye şirketi türü olan limited şirketlerde ortaklar açısından sınırlı sorumluluk ilkesi geçerlidir. Ortağın asıl borcu, taahhüt ettiği sermayeyi ödemektir. Sermaye borcunu tam olarak yerine getiren ortağın sorumluluğu sona ermektedir. Türk Hukukunda ortaklar, limited şirketin borçlarından şahsen sorumlu değildirler. Başka bir ifade ile, limited şirket, iki veya daha fazla gerçek ve tüzel kişi tarafından bir ticaret ünvanı altında kurulup, iktisadi konularda faaliyet gösteren, ortaklık borçlarından sadece ortaklığın malvarlığı ile sınırlı olarak sorumlu bulunduğu, esas sermayesi muayyen ve bu sermaye ortakların sermaye paylarının toplamına eşit olan ortaklıktır. Ortakların sorumluluğu sadece ortaklığa karşıdır ve esas sermaye payı ile sınırlıdır.İlke olarak kanun, ortaklarla limited şirket alacaklıları arasında bir ilişki kurmamış, alacaklılara gereğinde ortaklara başvurma imkanını tanımamıştır. Bu ilkenin üç istisnası vardır. Birincisi, TTK.nun 532/f.3 maddesindeki açığı kapama yükümü, ikincisi selef sıfatıyla sorumluluk (TTK.529, 530 ve 531 maddeleri) ve üçüncüsü ise kamu borçlarından ortakların sorumluluğudur.
    Somut olayda, davacının alt ortak olan ... Ltd. Şti. ortağı olduğu ancak, mezkur şirketteki hisse durumunun Ticaret Sicil bilgilerinden araştırılmadığı, mahkemece borçların 6183 sayılı Yasa"nın 35. maddesi gereğince tahsili bakımından öncelikle dava dışı borçlu ... Ltd. Şti."ne takip başlatılıp başlatılmadığı, takip başlatılmış ise şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilip edilemeyeceğinin araştırılmadığı, bu araştırma yapıldıktan sonra, eğer borçlu ... Ltd. Şti."den borcun tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması halinde; davacının da ortağı olduğu, ... Ltd. Şti."ne takip başlatılıp başlatılmadığı, takip başlatılmış ise şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilip edilemeyeceğinin araştırılmadığı, bu araştırma da yapıldıktan sonra, eğer dava dışı ortak ... Ltd. Şti."den borcun tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması durumunda davacı hakkında dava dışı şirket borçları için ilgili takip başlatılması ve ödeme emri tebliğ edilmesinin mümkün olduğu, ancak bu durumda davacının amme alacağından şirketteki hissesi oranında sorumlu olabileceği, prim borcu ile ilgili olarak doğrudan Ltd. Şti. ortağına takip başlatılmasının mümkün olmadığı açıktır.Yapılacak iş, borcun, 6183 sayılı Yasa"nın 35. maddesi gereğince şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilip edilemeyeceğini araştırmak, borçların şirketten tahsil edilememesi durumunda davacının şirketteki hissesi oranında borçlardan sorumlu olacağına karar vermekten ibarettir.O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 05/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi