15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/3354 Karar No: 2017/9735 Karar Tarihi: 24.04.2017
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/3354 Esas 2017/9735 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm temyiz edilmiştir. Sanık, şirket temsilcisi sıfatıyla başka kişilere imzalatmış olduğu bonoları katılan şirkete teslim ettiği ve dolandırıcılık suçu işlediği iddiasıyla yargılanmıştır. Ancak, sanığın yetkilisi olduğu ticari şirket ve yaptığı ticari faaliyetler kapsamında dolandırıcılık suçu olup olmadığına ilişkin delillerin tartışması ve takdirinin Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılması gereklidir. Bu nedenle, Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararı vermesi gerektiği, ancak hüküm kurduğu belirtilmiştir. Mahkeme, sanığın TCK'nın 157/1, 62, 52/2, 51. maddeleri uyarınca suçlu olduğuna hükmetmiştir. 157/1 ise dolandırıcılık suçunu tanımlamaktadır. 62. maddeye göre, bir suç örgütü üyesi olmama şartı varken, 52/2. madde suçun işlendiği sırada anılan şartların mevcut olmadığı durumlarda azami cezayı belirler. 51. madde ise, duruşmalarda tanık beyanlarını düzgün bir şekilde alıp kaydetmeyen yargı mensuplarının cezalandırılacağına dair bir hükümdür.
15. Ceza Dairesi 2015/3354 E. , 2017/9735 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 51. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, .... İnşaat Ltd Şti’nin ortağı ve temsile yetkilisi olarak şirket temsilcisi sıfatı ile katılan .... firması ile 24.08.2007 tarihinde finansal kiralama sözleşmesi yaptıktan sonra bu kiralama sözleşmesi nedeniyle oluşan bedel karşılığında, katılanın alacağının tahsilini engellemek ve daha sonra yapılacak icra takiplerinin sonuçsuz kalmasını sağlamak amacıyla başka kişilere imzalatmış olduğu borçlusu kendi şirketi olan, kefili kendisinin isminin yazılı olduğu değişik vade tarihli toplam yetmiş sekiz adet bonoyu imzalı halde katılan şirkete teslim ettiği, böylece, sanığın, senetleri başkasına imzalatarak katılan aleyhine haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, Sanığın yetkilisi olduğu ticari şirket ve yaptığı bu ticari faaliyet kapsamında hileli hareketler sergileyerek haksız menfaat temin ettiği iddia edilmekle, eylemin 5237 sayılı TCK’nın 158/1-h maddesinde düzenlenen “Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık” suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi"ne ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 24/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.