Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9179 Esas 2015/7390 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9179
Karar No: 2015/7390

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9179 Esas 2015/7390 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/9179 E.  ,  2015/7390 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 2002 yılında yapılan kadastro sırasında ..., ... Mahallesi 626 ada 26 parsel sayılı 51192,18 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, hali arazi niteliğiyle ... adına tesbit ve tescil edilmiştir.
Davacı ..., 07/11/2012 havale tarihli dava dilekçesinde parselin tamamının kendi zilyetliğinde bulunduğunu belirterek tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır.
..., taşınmazın orman sayılan yer olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece davanın reddine, dava konusu 626 ada 26 nolu parselin içinde kalan bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 4571,73 m2"lik alanın orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçeye göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Şöyle ki; uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı yapılan inceleme ve araştırmada dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek davacı gerçek kişinin davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ne var ki; 5538 sayılı Kanunun 19. maddesi ile 5018 sayılı Kanuna ekli I sayılı cetvelde yapılan değişiklik sonucu ... II sayılı cetvele dahil edildiğinden ve belirtilen cetvelde sayılı kuruluşlar da harca tabi olduğundan ... tarafından katılım harcı ödenmesinin zorunlu olduğu, ...nin 21/03/2014 tarihli davaya katılma talepli dilekçesini harçlandırmadığı dolayısıyla bu davada taraf sıfatını haiz olmadığı, hâkimin taleple bağlı olması ve bir davada sadece davanın taraflarını ilgilendirir şekilde hüküm kurulması genel ilkeleri çerçevesinde sadece davacı gerçek kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken davada taraf sıfatını kazanmayan ...nin lehine hüküm kurulmuş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişi ve davalı ...nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 16/09/2015 günü oy birliği ile karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.