Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/13891 Esas 2013/1169 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13891
Karar No: 2013/1169
Karar Tarihi: 04.02.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/13891 Esas 2013/1169 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, miras bırakanlarından intikal eden çekişme konusu taşınmazdaki paylarını davalı N.ile diğer davalı G.'a mal kaçırmak amacıyla devrettiklerini iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmışlardır. Yerel mahkeme tarafından taraflar arasındaki ilişkinin taraf muvazaası olduğu ve yazılı bir belge ibraz edilemediği gerekçesiyle davacıların dava talebi reddedilmiştir. Ancak kabul eden davalı G. bakımından davacıların davasının kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, yazılı belgesi bulunmayan tarafların son müracaat edeceği kanıtın yemin olduğu belirtilerek davacı tarafın yemin teklif etme hakkı hatırlatılmalıdır. Davacıların temyiz itirazları yerinde görülmüş ve karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi
1. Hukuk Dairesi         2012/13891 E.  ,  2013/1169 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : AMASYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 18/04/2012
    NUMARASI : 2009/507-2012/163

    Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacılar, miras bırakanlarından intikal eden çekişme konusu taşınmazdaki paylarını davalı N.ile diğer davalı G."a alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla devrettiklerini ileri sürerek eldeki davayı açmışlar, mahkemece de taraflar arasındaki ilişkinin taraf muvazaası olduğu ve yazılı bir belge ibraz edilemediği gerekçe yapılarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Davalılardan G.açılan davayı kabul etmiştir. Bilindiği üzere kabul,davaya son veren taraf işlemlerinden olup, kesin hükmün hukuki neticelerini doğurur.
    O halde, mahkemece kabul eden davalı bakımından davacıların davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek davalı G. bakımından da davanın reddedilmiş olması doğru değildir.
    Diğer taraftan, yanlar arasındaki ilişkinin taraf muvazaası olduğu sabittir. Hemen belirtilmelidir ki, böyle bir iddia ile açılan davaların 05.02.1947 gün ve 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı bir belge ile kanıtlanması zorunludur. Yazılı belgesi bulunmayan kimsenin son müracaat edeceği kanıtın ise yemin olacağında kuşku yoktur. Davacı taraf davayı kabul etmeyen davalı N. yönünden her ne kadar bir belge ibraz etmemiş ise de, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmışlardır. O halde, davacı tarafa davalı N."a yemin teklif etme haklarının varlığı hatırlatılmalı,davalı N."ın yemini eda etmesi halinde davacıların davasının reddine karar verilmeli, ancak teklif edilen yeminin eda edilmemesi halinde ise davacıların davasını N."a karşı ispat ettikleri kabul edilmelidir. Bu durumda ise, yargılama devam ederken taşınmazı edinen ve ikinci el konumunda olan Ş.yönünden edinmesinde iyiniyetli olup olmadığı, bir başka ifade ile ediniminin korunup korunmayacağı bakımından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda deliler toplanarak, TMKnun 1023. maddesi hükmü gereğince değerlendirme yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken,yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.