12. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/23072 Karar No: 2016/1217 Karar Tarihi: 19.01.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/23072 Esas 2016/1217 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2015/23072 E. , 2016/1217 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, takipte borçlu olarak ... T.A.Ş. Genel müdürlüğü ve ...nin borçlu olarak gösterilmek suretiyle her ikisine de örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliğe çıkarılarak 25.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu... T.A.Ş. vekili tarafından icra dairesine verilen 27.08.2015 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği anlaşılmıştır. İİK. nun 62.maddesine göre borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra dairesine itiraz etmesi gerekip, aynı kanunun 66.maddesine göre ise yasal sürede yapılan itiraz üzerine takip durur. Öte yandan 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 3.maddesinde şubenin tanımı yapılmış olup, şube; bankaların bağımlı bir parçasını oluşturan ve bu kuruluşların faaliyetlerinin tamamını veya bir kısmını kendi başına yapan, sabit ya da seyyar bürolar gibi her türlü işyerini ifade eder. Buna göre banka şubesinin, bankadan bir diğer anlatımla banka genel müdürlüğünden ayrı bir tüzel kişiliği bulunmayıp, onun bağımlı bir parçasıdır. Buna göre icra takibinin borçlu sıfatıyla banka genel müdürlüğü hakkında yapılması halinde, ayrıca aynı bankanın herhangi bir şubesinin borçlu olarak gösterilmesi icra takibinde iki borçlu olduğu sonucunu doğurmaz. Borçlu, banka genel müdürlüğüdür. Bu durumda somut olayda her ne kadar takip talebinde ve ödeme emrinde ... T.A.Ş. Genel müdürlüğü ve ... ayrı ayrı borçlu gösterilmiş ise de borçlu ... T.A.Ş. Genel müdürlüğü olup, ayrıca ...nin borçlu gösterilmesi ve ona ödeme emri tebliğ edilmesi, genel müdürlükten bağımsız olarak onu borçlu durumuna getirmez. Bu nedenle de borçlu tarafından İİK. nun 62.maddesinde öngörülen yasal sürede borca itiraz edilmiş olmakla, takibin durdurulmasına dair memurluk kararı aynı Kanunun 66.maddesine ve yukarıda yapılan açıklama ve ilkelere uygundur. Alacaklının itiraz dilekçesindeki ibarenin sonradan eklendiği ve itirazın geçersiz olduğuna dair iddiasını inceleme görevi icra mahkemesine ait olup, mahkemenin bu yöndeki gerekçesi isabetsiz ise de ret kararı yukarıda açıklanan nedenlerle sonucu itibariyle doğru olmakla, sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.